| Düşünün, eğer bebekler Sıcak tutulabiliyor olsaydı, bu problemlerden pek çoğu engellenebilirdi. | TED | تخيلوا، العديد من هذه المشاكل يمكن إيقافها إذا ظلّ أؤلئك الأطفال دافئين. | 
| Su çekilene kadar Sıcak ve kuru kalmamız için bir Jumper göndermenizi istiyorum. | Open Subtitles | نريد منك أن ترسل مركبة كي نستطيع البقاء دافئين وجافين حتى ينحسر الماء | 
| Onları beslemeye, Sıcak tutmaya çalıştık ama hiçbir değişiklik olmuyor. | Open Subtitles | حاولنا إطعامهم وإبقائهم دافئين لكن لايبدو انهُ هناكَ اي إختلاف | 
| Siz orada soğukta donarken biz bunun sayesinde burada sıcacık, rahatta oturuyoruz. | Open Subtitles | ،إنّه ما يبقينا دافئين بالداخل ...بينما أنتما بالخارج تتجمدان | 
| Tipide mahsur kalınca ısınmak için birbirinize yapıştınız. | Open Subtitles | علقتمـــا في العاصفة الثلجيــــة و لزمتمــا بعضكمــا كي تبقيــا دافئين | 
| Sıcakken katlanırsa kırış kırış olmazlar. | Open Subtitles | إن طويتهم وهم دافئين فلن يتجعدوا | 
| Bu bizi bir arada tutacak, radyasyonu engelleyecek ve Sıcak tutacak. | TED | ستبقينا معا، وتمنع عنا الإشعاع وتحافظ علينا دافئين. | 
| Bir arada yatalım. Vücutlarımız bizi Sıcak tutacak. Aynı Eskimolar gibi. | Open Subtitles | ، أجسادنا ستبقينا دافئين تماماً مثل الإسكيمو | 
| Ne olursa olsun, bu kışı Sıcak geçireceğiz. | Open Subtitles | نحن سنبقى دافئين هذا الشتاء منالداخلوالخارج. | 
| En sevdiğiniz parçalarla, reklamsız olarak, sizi bu sabah Sıcak tutacağız. | Open Subtitles | سنبقيكم دافئين بأغانيكم المفضله طوال الصباح | 
| Bu arada, yaralanmalarınızı belirleyip, sizi mümkün olduğunca Sıcak tutmaya çalışacağız... | Open Subtitles | , فى هذه الأثناء سنقوم بتقييم إصابتكم ونحاول أن نبقى كلنا دافئين | 
| Pekala, kurtarma yakında burada olacak olsa da, yine de kendimizi Sıcak tutmamız gerekiyor. | Open Subtitles | لا بأس , سيصل فريق الإنقاذ لهنا خلال ساعات ويجب أن نبقى دافئين | 
| Kışın sıcaklık -10 derecelere düştüğünde bile yoğun kürkleri onları Sıcak tutar. | Open Subtitles | بينما درجات الحرارة في الشتاء تنزل إلى ناقص 10 درجات مئوية، فرائهم الكثيف يبقيهم دافئين. | 
| Reklamcılarımız Sıcak ve kararlı işleri seçiyor. | Open Subtitles | يحب المعلنون لدينا أن نكون دافئين و غامضين | 
| Biliyor musun, kendi vücutlarınızı kullanarak kendinizi Sıcak tutabilirdiniz. | Open Subtitles | أتعلمون كان يمكن أن تحتضنوا بعضكم لكى تبقوا أنفسكم دافئين | 
| Muhtemelen size uymaz lâkin en azından Sıcak tutar. | Open Subtitles | ربّما لا يكونون أفضل الثياب لكنّهم سيبقونكم دافئين | 
| - Bizi battaniye gibi sıcacık tutsun diye. | Open Subtitles | لإبقائنا دافئين مثل بطانية. | 
| En çok da bana bir battaniye altında sıcacık geçinir gideriz dedin ama seni, ben ve Jerry'yle paylaşıyorum ve vücudunun en sevdiğim üçüncü bölgesiyle yetiniyorum. | Open Subtitles | والأهم من ذلك أنّك أخبرتني أننا سنبقى دافئين سويّاً تحت ملاءة مُحَاكَة عوضاً عن ذلك، أنا أتشاركك مع (بين) و(جيري) وأساوم على ثالث جزء مفضل عندي من جسدك | 
| Eskimoların ısınmak için yaptığını yapabiliriz. | Open Subtitles | "يمكننا أن نفعل ما يفعل سكان "الإسكيمو ليبقوا دافئين | 
| Kışın ısınmak zorundayız. | Open Subtitles | -لازال يجب أن نبقى دافئين في الشتاء | 
| Selamlar. Çörekler yeni çıktı. Sıcakken kapın. | Open Subtitles | شباب، كعك جديد كلوا بينما هم دافئين |