| Ben bir diplomatik protokol droidim. | Open Subtitles | انا آلى دبلوماسى ... فى مهمة دبلوماسية لـ |
| Jake, bunu soracağım için kusura bakma ama diplomatik davranacak vaktim yok. | Open Subtitles | جاك)، انا اسف على سؤالى هذا) لكنى لا املك وقت لأكون دبلوماسى |
| diplomatik bir olay olması mümkün. | Open Subtitles | محتمل حادث دبلوماسى |
| Muhammed dini bir önder olmasının yanı sıra bir diplomat olarak da öne çıkmıştı. Anlaşmada pek çok avantaj vardı. | Open Subtitles | وبذلك برهن محمد لمن حوله بأنه دبلوماسى محنك بجانب كونه قائدا دينيا |
| 2 gün önce, Amerikalı bir diplomat Prag'ın hemen dışında ölü bulundu. | Open Subtitles | منذ يومين ، عثر على دبلوماسى أمريكى قتيلا على أطراف براج |
| Doktorun babası bir politikacı, bir diplomatmış. | Open Subtitles | أبو الطبيب كان رجل سياسة. دبلوماسى للملاحظات. |
| Sayın Başkan, diplomatik yollardan bir çözümümüz var. | Open Subtitles | سيدى الرئيس لدينا حل دبلوماسى |
| - diplomatik soğutma taktiği uyguluyor. | Open Subtitles | إنها حالة تحايد دبلوماسى |
| Standart bir diplomatik güvenlikte bulunacak bir şey sayılmaz bu. | Open Subtitles | ليس قضيةامن دبلوماسى بالضبط. |
| Aptal diplomat. | Open Subtitles | أنت دبلوماسى سخيف. |
| Kariyerli bir diplomat. | Open Subtitles | إنه دبلوماسى |
| Doktorun babası bir politikacı, bir diplomatmış. | Open Subtitles | أبو الطبيب كان رجل سياسة. دبلوماسى للملاحظات. |