| Dünden beri. Sanırım bisikletini dışarıda gördüm. | Open Subtitles | منذ أمس أعتقد بأنني رأيت دراجتها بالخارج |
| Rosie, cuma günü okula gitmeden önce garajdan bisikletini alıyordu ve... | Open Subtitles | الجمعة قبل أن تغادر "روزي" المدرسة كانت في المرأب مع دراجتها |
| bisikletini Broadway'de sürer falan. | Open Subtitles | وتركب دراجتها ذهاباً وإيابا على شارع برودواي |
| Ya da içinizden birinin arkasında ki yara izinin bisikletten düştüğü için olmadığını, doktorun doğum sırasında almak zorunda kaldığı,.. | Open Subtitles | أو عن تلك الندبة الموجودة فى ظهر أحدكم أيضاً و أنها ليست نتيجة سقوطها من على دراجتها كما تدعى ، بل إنها نتيجة عيب خلقى فى العمود الفقرى |
| Ailesinin likörünü içip bisikletiyle bir ağaca girmişti. | Open Subtitles | فشربت من مشروبات والديها وصدمت دراجتها في الشجرة |
| Bu onun motorsikleti mi? | Open Subtitles | هل هذه دراجتها النارية؟ |
| Hayır, Chrissy motosikletinin arkasında başka bir adamla gidiyordu. | Open Subtitles | كلا, كريسي مرت ومعها شخص آخر في الخلف على دراجتها |
| Dün gece bisikletini sürerken bir kaza geçirmiş. | Open Subtitles | قالت إنه وقع لها حادثوهي تركب دراجتها الليلة الماضية |
| Rosie, cuma günü okula gitmeden önce garajdan bisikletini alıyordu ve... | Open Subtitles | الجمعة قبل أن تغادر "روزي" المدرسة كانت في المرأب مع دراجتها |
| Bir gün bisikletini sürerken nehre uçtu. | Open Subtitles | وفي يوم من الأام كانت تقود دراجتها فسقطت بالنهر |
| Üstelik,bisikletini hâlâ geri vermek zorundayım. | Open Subtitles | حقيقةً، لازال على إرجاع دراجتها إليها |
| bisikletini ilk kez eğitim tekerlekleri olmadan kullandığında caddede onu takip edip bastonla yürüyen yaşlı hanıma dikkat etmesi için arkasından bağıran deli de bendim. | Open Subtitles | أوّل مرّة ركبت دراجتها كانت بدون عجلات التدريب وكنتُ مهووساً بمطاردتها في الشارع وأصرخ عليها لتنتبه لسيّدة عجوزة تمشي بعكّاز |
| Dev bisikletini ödünç verdi bana, çok güzel. | Open Subtitles | ولطف منها أقرضتني دراجتها الترادفية |
| Geri dönebilmem için bisikletini ödünç verdi. | Open Subtitles | لقد اعارتني دراجتها حتى استطيع العودة |
| Üç tekerli bisikletini sürdü. | Open Subtitles | كانت تحرك دواسة دراجتها الثلاثية. |
| bisikletten düşmüştü. 11 dikiş. Hatırlıyorum. | Open Subtitles | سقطت عن دراجتها 11قطبة، أذكر ذلك |
| Evet, kızım bisikletten düştü, yani- | Open Subtitles | نعم الفتاة سقطت من دراجتها |
| Kay ve Ben ayrılmışlardı, ama Amy'nin tek bahsettiği Kay'ın bisikletten dolayı geçirdiği beyin sarsıntısıydı. | Open Subtitles | كاي) و(بن) كانا منفصلين، لكن كل ما كانت) إيمي) تتحدث عنه هو ارتجاج (كاي) بسبب دراجتها) |
| Kızım, eve geliyordu bisikletiyle arkadaşının evinden geliyordu, orada yatmıştı ve... | Open Subtitles | أبنتي لقد كانت عائدة إلى البيت... على دراجتها من عند صديقتها كانت قد نامت هناك... |
| O psikopatın ne yaptığını biliyor musun? Bize onun kafasını motosikletinin önüne asılmış bir şekilde geri gönderdi. | Open Subtitles | هل تعرفي ماذا فعل أرسل لنا رأسها مثبتة على الجزء الأمامي من دراجتها النارية |
| Rosa bana motorunu temizletiyor. | Open Subtitles | روزا أمرتني بتنظيف دراجتها النارية |