| O yüzden çok çalıştı ve okul masrafların için para gönderdi. | Open Subtitles | لذا عمل والدك بجهد كبير وأرسل لي مصاريف دراستك |
| Okulu bırakmamanı, seneye geri dönmeni istedi. | Open Subtitles | لقد قالت انه يجب عليك الا تتركي دراستك وأن تبدأي العام المقبل |
| Dr. Cooper, siz burada değilken çalışma alanınızı değiştirmenizi sağlayacak bir çözüm ürettik. | Open Subtitles | د. كوبر بينما كنت مسافراً توصلنا إلى حل، يسمح لك بتغيير حقل دراستك. |
| Okulunu bitireceksin ve sana o duvarkağıdını bulacağım. | Open Subtitles | انت ستكونين انك انهيت دراستك وانا ساكون احضرت لك ورق الجدران |
| En iyisi mi sen kendine bir bardak süt doldur ve derslerine çalışmaya başla. | Open Subtitles | من الأفضل لك أن تشرب كأس الحليب وتبدأ في دراستك |
| Annen haklı. Okula gitmezsen pamuk toplamak zorunda kalırsın. | Open Subtitles | أمك محقه، إذا لم تكمل دراستك فسينتهي بك الحال كقاطف قطن طوال حياتك |
| Çalıştığın derslerin işe yaramakla bir ilgisi yok. | Open Subtitles | دراستك ليست من أجل فائدتها أو من عدمها |
| Fakat bu yüzden sana kıyamadığımdan ders çalışmanı gözetliyorum işte. | Open Subtitles | لكن أنا هنا لمراقبة دراستك لأنّي أشفق عليك لذلك |
| İlk dansın, okul hayatın boyunca seni takip edecek olan ününün temel taşını oluşturacak. | Open Subtitles | سيكون أول حجرة في شهرتـك وستلتصق بك طوال فترة دراستك |
| Sen okul masraflarını karşılamanın bir yolunu bul. | Open Subtitles | إن وجدت طريقة لتدفع بها مصاريف دراستك الجامعية |
| Bak, okul ne ön görüyorsa, yapacaksın. | Open Subtitles | اسمع, كل ما تأمرك به المدرسة، عليك بتنفيذه. لا مزيد من إهمال دراستك. |
| Psikiyatri uzmanı olmak için Kolombiya Gazetecilik Okulu'nda ne kadar eğitim gördün? | Open Subtitles | ما مقدار التشخيص النفسي الذي تلقيته اثناء دراستك الصحافة في كلية كولومبيا ؟ |
| Okulu bitir, ve sonra kendine bir eş bul.(azdın sen) | Open Subtitles | انهي دراستك ثم اعثر لك علي زوجه |
| Kompakt bir kayıt, sen odada yokken çalışma grubunun senin hakkındaki konuşmalarını içeriyor. | Open Subtitles | إنه قرص رقمي يحتوي على ملف صوتي لأعضاء مجموعه دراستك و هم يتحدثون عنك أثناء خروج من الغرفه |
| Bugün sen kulüpteyken çalışma odana gidim. | Open Subtitles | ذهبت الى دراستك بينما كنت في النادي اليوم |
| Okulunu bitirecek, ticaret öğrenecek ...ve eve düzgün bir maaş getireceksin. | Open Subtitles | تنهي دراستك و تتعلم حرفة و تحصل على راتب جيد |
| Sadece derslerine odaklan, diplomanı al. | Open Subtitles | لكن كل الذي عليك فعله أن تركز في دراستك وأن تتفوق |
| Çok yakında, Okula geri dönüp sömestri tamamlayabileceksin. | Open Subtitles | لكن قريباً سيمكنك الرجوع لمدرسة واكمال دراستك |
| derslerin nasıl gidiyor? | Open Subtitles | أراهن على ذلك . اذن كيف هي دراستك ؟ |
| Gerçekten, çalışmanı mahvetmek istemiyorum, ama daha fazla dayanamıyorum. | Open Subtitles | حقاً لا أريد أن أفسد دراستك لكنني لا أحتمل أكثر أعطني دقيقة |
| Abi, sen dersine çalış. | Open Subtitles | ما الذي تفعلهم بهاي؟ ركز في دراستك بهاي.. |
| Bu para doğruca üniversite eğitimine gidecek. | Open Subtitles | ذلك المبلغ سيصرف على تكاليف دراستك الجامعية |
| Paris'te mi okudun ? | Open Subtitles | ليس سيئا هل كانت دراستك في باريس؟ |
| Tabii o büyük Okulun ilk gününü atlatabilirsen. | Open Subtitles | هذا إن نجوت من أول أيام دراستك بالإعدادي |
| Bilmemne Üniversitesindeki eğitimini bırakıp geldiğin doğru mu? | Open Subtitles | أليس صحيحا أنك قد تخليتي عن دراستك في الجامعة؟ |
| Her zaman yaptığın gibi, sanki bir sonraki çalışmanın parçasıymışız gibi. | Open Subtitles | كما كنت دائما تفعل كما لو اننا جزءً من دراستك القادمة |
| Buradaki eğitimin bittiğinde ne yapacaksın? | Open Subtitles | مالذي ستفعله عند الأنتهاء من دراستك هنا . ؟ |