| Beyler, biz savaş çığırtkanı değiliz ama bir parça bile zayıflık gösteremeyiz. | Open Subtitles | سادتي ، نحن لسنا دعاة حرب لكن لا يمكننا أن نُظهر ولو إشارة للضعف |
| Onun savaş çığırtkanı değilde, bir Jeanne D'arc olduğunu düşünmemizi istiyorlar. | Open Subtitles | ..يُريدونا أن نعتقد ذلك انها "جوان" من دعاة السلام وليست من بعض مُشعلِى الحرب |
| BAC sadece bir grup açgözlü savaş çığırtkanı. | Open Subtitles | BAC هو مجرد حفنة من دعاة الحرب الجشع. |
| Her biri seni Duat'a götürecek. | Open Subtitles | كل باب سيأخذك إلى "دعاة". |
| Duat'ta pekçok dünya var. | Open Subtitles | يوجد عوالم كثيرة في "دعاة". |