| Çünkü onu kendi insanları gömmüş. | Open Subtitles | لأنّ شعبه دفنه بحيث لا يعود من القبر ويقتلهم. |
| Madene gömüldü ve raporda söylenenin aksine cesedi asla bulunamadı. | Open Subtitles | لقد تم دفنه في ذلك الكهف لم يتم العثور على جثته, ذلك الموجود في التقارير |
| - Açık ki Bay Chang çıkarılıp tekrar gömülmüş. | Open Subtitles | إنه من الواضح أن السّيد تشانغ نبش وأُعيد دفنه |
| Colorado'da orduya katılmış ama ailesi Wyoming'de yaşıyor ve oraya gömülmesini istiyorlar. | Open Subtitles | لقد إلتحق بنا من كولورادو لكن والديه يعيشون في ويومينق ذلك المكان الذي أهله يريدون دفنه فيه |
| - Ben sadece onu gömdüm. - Maalesef bundan fazlasını yapmışsın. | Open Subtitles | دوري كان في دفنه - دورك لم يكن يقتصر على دفنه - |
| İçerideki adamımın dediğine göre Donnelly, İK'yı gömdüğü için övünüyormuş. | Open Subtitles | مصدري يقول أنّ (دونيلي) كان يتبجّح حول دفنه الموارد البشريّة. |
| Bu harika TED seyircisinin dışındaki kimseye söylemeyeceğinize söz verirseniz, tarih tarafından minnetle gömülen bir sırrı ortaya çıkaracağım. | TED | إذا وعدتم بأن لا تخبروا أحدا خارج هذا الجمهور الرائع المجتمع هنا، فسأكشف لكم سرا تم دفنه تاريخيا بشكل مدهش. |
| - Çok tuhaf. Toprak hâlâ ıslak. - Onu gömmeliyiz. | Open Subtitles | هذا غريب , التربة ما زالت مبتلة - افترض أن علينا دفنه - |
| Şimdi onu, onun için kazdığımız mezara usulüne uygun bir şekilde gömebiliriz. | Open Subtitles | الآن بإمكاننا دفنه بطريقة لائقة في القبر الذي حفرناه له |
| Yine o gece, arka bahçede onu garajın yanına gömdü. | Open Subtitles | لاحقاً في تلك الليلة ذهب بمفرده، دفنه في الساحة الخلفية بجانب المرآب |
| Parlak ışığın, kendilerine cadı diyen yarı insan yarı cadı melez Essex cadılarının karanlığı arasında gömülü kalmış. | Open Subtitles | أن أساعدكِ لتصبحي ذاتكِ الحقيقة نورك الساطع تم دفنه أسفل فحم وسط سلالات |
| Sırf arkadaşının sert ve soğuk toprağa gömülmesi senin başka seçeneklerin olmadığı anlamına gelmiyor. | Open Subtitles | دفنه في هذا المكان أنّك ستلحقه على الرغم من الخيارات التي تملكها |
| Üst kadar bakın bakalım, gömüldüğü yeri gösteren not filan var mı. | Open Subtitles | تحققا أنتما من فوق ابحثا عن أيّ سجل أو ملاحظة تخبرنا بمكان دفنه |
| Öldüğünü, Cenazesinden çok sonra öğrendik. | Open Subtitles | بعد فترة من دفنه. |
| Daniel oğluna saldırmış ve 16 yaşında onu diri diri gömmüş. | Open Subtitles | دانييل اعتدى على ابنه جسديا بالضرب و من ثم دفنه حيا عندما كان عمره 16 عاما |
| 8 gün sonra, 22 kasımda annesinin yanına gömüldü | Open Subtitles | بعد ثمانية أيام, في الثاني والعشرين من نوفمبر, تم دفنه على مقربة من قبر والدته. |
| 1800'lerden bu yana 346 mahkum gömülmüş. | Open Subtitles | عدد 346 مجرم تم دفنه فى هذه المقبره منذ القرن الـ18 |
| Bir gün gazetede okumuştum, adamın biri kazada kolunu kaybediyor ve kolunun gömülmesini istiyor. | Open Subtitles | ... أذكر أنني قرأتُ في الجرائد عن رجل فقد ذراعه . و كان يريد أن يتم دفنه |
| O bendim. Kutuyu duvarın içine ben gömdüm. | Open Subtitles | لقد كان أنا, أنا من دفنه فى الحائط. |
| Grove Memorial Park'a gömdüğü bir kaseti kazıp çıkarmamı söyledi. | Open Subtitles | دفنه في حديقة (البستان التذكاري) {\pos(192,220)} أتدري , (مايك) ربما عليك أن تترك الموتى |
| Piyano kutusuna gömülen biri olduğunu söyle. | Open Subtitles | من فضلك أخبريني أنه يجب دفنه في صندوق البيانو |
| Onu derine gömmeliyiz. Berbat birşey kokuyor. | Open Subtitles | سيكون علينا دفنه على عمق كبير . |
| Onu gömebiliriz. | Open Subtitles | نستطيع دفنه ومواراته فى التراب |
| Yaşlı adam onu parçalayıp bir yerlere gömdü. | Open Subtitles | أحسب ان العجوز قام بتقطيعه و دفنه بمكان ما |
| Reading'deki aileyi trajedi bir kez daha vurdu Cheryl Dempsey'in Woodland mezarlığında gömülü olduğu mezardan çalındığı ortaya çıktı. | Open Subtitles | ـ التراجيديا عادت لمهاجمة أسرة صغيرة في ريدينغ ـ حيث الجثمان الذي تم دفنه حديثاً لـ شيريل دمبسي تم سرقته ليلة البارحه ـ من قبرها في مدفن وودلاند |
| Görünen o ki, amcası dün ölmüş ve gömülmesi için naaşını buraya gemiyle getirme ayarlamaları yaparken Kevin izlendiği, takip edildiği hissine kapılmış. | Open Subtitles | عمّهُ على ما يبدو توفّي يوم أمس، وبينما كان يقوم بوضع الترتيبات لشحن جثمانه و دفنه هنا، |
| Canlı canlı gömüldüğü doğru mu? | Open Subtitles | هل الأمر صحيح بأنه تمّ دفنه و هو على قيد الحياة ؟ |
| Cenazesinden daha yeni geldi. | Open Subtitles | لقد شاهد دفنه منذ قليل |
| Onlar güneş tekneleri, Firavun'un cenaze töreni sonrası kullanması için. | Open Subtitles | أنها مراكب الشمس, من اجل فرعون ليستخدمهم بعد دفنه. |