| Şimdi dinleyin, şu güneşin altında dolaşmaktan... ve cüce bir diktatör bozuntusuyla bilmece oynamaktan yoruldum. | Open Subtitles | إسمع, لقد شئمت التجول تحت أشعة الشمس و إضاعة الوقت مع دكتاتور مدع قصير القامة |
| Çok güzel ama şu an elimizde vatansız bir diktatör var. | Open Subtitles | هذا رائع ولكن لدينا دكتاتور مخلوع بين أيدينا |
| Ben müşfik bir diktatör olacağım. | Open Subtitles | لا, لا, لا, سأكون دكتاتور و لكن دكتاتور جيد |
| Zalim bir diktatörü korkusuzca protesto eden kadınlar çıktı ortaya. | TED | خرجت النسوة للاحتجاج على دكتاتور متوحش وتحدثن بدون خوف |
| Bir çok diktatörün olduğu gibi onların da elleri kanlı. | Open Subtitles | وأيديهم مُلطخة بالدماء أكثر من أيّ دكتاتور. |
| İlaç kaçakçılığı ve satıcılığı, herhangi bir terörist ya da yabancı bir diktatörlük kadar, ulusal güvenliğimiz için tehlikelidir. | Open Subtitles | هؤلاء الذين يهربون ويبيعون المخدرات .. يعتبرون خطيرون على مجتمع أمتنا مثل أيّ إرهابي أو دكتاتور أجنبي. |
| Sen son büyük diktatörsün! | Open Subtitles | انت اخر دكتاتور عظيم! |
| Roma tehdit altındayken, Senato onu göreve geri çağırmış ve bir diktatör yapmış. | Open Subtitles | و عندما كانت روما مهددة أعاده مجلس الشيوخ، وأصبح بعدها دكتاتور. |
| Roma tehlike altına girdiğinde senato onu geri çağırdı ve diktatör yaptı. | Open Subtitles | و عندما كانت روما مهددة أعاده مجلس الشيوخ، وأصبح بعدها دكتاتور. |
| Rusmuş, peki. Bir diktatör sonrası işte. | Open Subtitles | روسيّة, حسناً انتهينا من دكتاتور اتى ثاني |
| Ne zaman "halkın" yararını gözettiğini söyleyen, general üniforması içinde bir diktatör görsek Augustus Sezar'a teşekkür etmemiz gerekir. | TED | في كل مرة يرتكب دكتاتور بزي رسمي الفظائع مدعيًا التصرف نيابة عن "الشعب " لدينا أوغسطس قيصر لنشكره على ذلك. |
| İlki, başabela diktatör, Napolyon Bonapart. | Open Subtitles | وأولهم دكتاتور الشر، نابليون بونابرت |
| Daha büyük bir diktatör yok Bu ülkede | Open Subtitles | لا دكتاتور أعظم مني على وجه الأرض |
| Eğer başımıza diktatör olup şıkacaksan, arkadaşlarını şağırma. | Open Subtitles | لا تدعُ أصدقاءك إن كان ذلك سيحولك إلى دكتاتور عظيم! |
| Gelmiş geçmiş en büyük diktatör olacağım, tüm kaçıklar bana gıpta edecek! | Open Subtitles | سأصبح اعظم دكتاتور على الاطلاق, مركز حسد الجميع! |
| Müttefik Devletler onun iktidar delisi bir diktatör olduğunu uyuşturucu parasıyla gelişmiş silahlar aldığını biliyor. | Open Subtitles | و التغلب على قوات الجنرال (بايسون) المدججة شىء آخر تعلم قوات التحالف أنها تتعامل مع دكتاتور متعطش للسلطة |
| Sonra Toprak Kraliçesi'nin canını aldın ve Toprak Krallığı'nın gördüğü en zalim diktatörü yarattın. | Open Subtitles | بعدها قتلت ملكة الأرض وصنعت دكتاتور أسوء |
| Ne zamandan beri bu ailenin diktatörü oldun anne? | Open Subtitles | منذ متى وأنت دكتاتور هذه العائلة , أمي ؟ |
| Daha önce hiç bir diktatörün konuğu olmamıştım. | Open Subtitles | لم أكن يوماً ضيفةً عند دكتاتور من قبل |
| Honduras'ta küçük bir çiftliğiniz var, diktatörün biri yönetime geçiyor ve diyor ki, "Çiftliğine sahip olduğunu gösteren bir kâğıt parçan var, bunu biliyorum ama hükûmet bilgisayarı, çiftliğin arkadaşımın diyor." | TED | اذاً، تمتلك مزرعة صغيرة في هندوراس، يستلم دكتاتور ما سدت الحكم، فيقول: "أعلم أنك تمتلك ورقة توضح أن المزرعة تعود لك، ولكن جهاز حاسوب الحكومة يقول أن صديقي يملك مزرعتك." |
| Pakistan'ın taliban ile bağlantısı vardı ve diktatörlük ile yönetiliyordu. | Open Subtitles | (فلديها صلات مباشرة بـ (طالبان وكان يحكمها وقتها دكتاتور عسكرى |
| Tunus'a diktatörlük geldiğinde. | Open Subtitles | لذلكَ , يمكن القول ,عندما نأتي على ذكرِ دكتاتور في (تونس). |
| Tam bir diktatörsün. | Open Subtitles | يا لك من دكتاتور ! |