"دمرته" - Translation from Arabic to Turkish

• mahvettin
• yok ettim
• berbat
• yok ettin
• da yok
• imha ettim
• mahvederseniz
• zarar vermiş olmalı
• yok etti

Çok daha iyisini yapabiliyorken her şeyi mahvettin.
بسبب ما كنت تستطيع فعله وما استغنيت عنه ما دمرته

Onu zaten mahvettin. Öldürmeye gerek yok.
لقد دمرته مسبقاً، لا حاجة الى قتله

Bu şeyi bir daha kullanılmaması için yok ettim.
لقد دمرته بحيث يتعذّر استخدامه مجددًا.

Orada değildin ve ben her şeyi berbat ettim.
أنت لم تكونى موجوده، وأنا دمرت كل شىء. دمرته.

Bu insanların biraz umudu vardı onu da yok ettin.
لقد أخذت ما تبقى من الأمل اليسير لدى هؤلاء الناس و دمرته أنا دمرته ؟

Daleklerin Tanrı'sını ben onu imha ettim!
...كان هذا إله كل الداليك ! وأنا دمرته

Eğer onu mahvederseniz grup davasında geri kalanlar dökülür.
{\pos(192,220)}بقية المشتركين في القضية سيتراجعون إذا دمرته

Geomancer'ın sarsıntıları ona zarar vermiş olmalı.
حتماً صدمات (جيومنسر) دمرته

Bart, okulun ön ayak olduğu bir ortaçağ festivalinde rol almak her genç kızın rüyasıdır ve sen bunu mahvettin.
(بارت) ، مهرجان للعصور الوسطى تحترعايةالمدرسة،يفترض.. أن يكون أفضل يوم في حياة الفتاة وأنت دمرته ، أنت تستحق أن تفصل

Bir kostümümü daha mahvettin.
ثوب أخرى خاصتى أنته قد دمرته

Onun duasını kabul ederek hayatını mahvettin.
لقد دمرته بقبولك دعوته

Susan'ın söylediği bütün müthiş şeyleri sen mahvettin.
كل شئ رائع كما قالت (سوزان) قد دمرته

Tam burada, her şeyi yok ettim gitti.
هنا, دمرته كاملاً

Bir müşterim için yok ettim.
دمرته من أجل عميل

- yok ettim resmen.
- لا, بل إني دمرته -

berbat ettiğim her şeyi sana geri vereceğim.
كل شيء دمرته سأعيده الى وضعه السابق المدرسة التي ذهبتي اليها

O bile bilgisayar teknolojisiyle elden geçirildikten sonra berbat oldu.
وحتى ذلك الجزء دمرته إضافات صور الحاسوب، أحسنت يا (جورج)!

Bu işi kabul ettim, çünkü güzel bir şey yaratmak istedim ve sen bu şansı tamamen yok ettin!
...لقد قبلت بهذه الوظيفة لانني اردت ان اخلق شيئا جميلا وانت دمرته كلياً...

Kimi yok ettin?
من الذي دمرته ؟

Parçalar halinde vereceğim. Onu yok edeceğim. Onlara da yok ettiğimin kanıtını vereceğim.
قطع، سأدمره، وأُعطهم دليل أنني دمرته

Konak bedenle birleşmeden önce dondurma işlemi onu yok etti.
عمليه التجميد دمرته قبل ان يكون لها الفرصه بالاندماج مع المضيف