| Şimdi, ritmi tıpkı bir dansa benzeteceğiz. Duberman'ı devirdiğimiz zamanı hatırlıyor musun? | Open Subtitles | الآن، الحصول على إيقاع بمثابة الرقص أتذكرين كيف كان عندما أطحنا بـ(دوبرمان)؟ |
| Larry Duberman, Dubertech'in kurucusu ve icra kurulu başkanı. | Open Subtitles | (لاري دوبرمان) ، مؤسس والرئيس التنفيذي لشركة "دوبر التقنيّة" |
| Larry Duberman, neden yazılımını İran'a satsın ki? | Open Subtitles | لمَ يقوم (لاري دوبرمان) ببيع البرمجيات لـ(إيران)؟ |
| O yanlış ayakkabıları giymiş! Doberman yanlış ayakkabıları giyiyor. | Open Subtitles | انه يرتدي حذاء غير مناسب دوبرمان يرتدي حذاء غير مناسب |
| ...bakın, kızlar, o yalnız akşam yemeği yemekten nefret eder- çavuş Duane Doberman! | Open Subtitles | انتبهوا ايها البنات, انه يكره ان ياكل منفردا الجندي دوين دوبرمان |
| - Beni hasta ediyorsun, dostum! O, Doberman ve kurt kırmasıdır. | Open Subtitles | أنه نصف دوبرمان ونصف وولف أنه الكلب الأقوى |
| Bütün yeni ve seksi teknolojik ürünler Duberman'ın şirketinin önüne geçiyor. | Open Subtitles | انظروا ، كل هذا الجنس بسبب التكنولوجيات الجديدة وتفويتهم لشركة (دوبرمان) لقد تركوه في الغبار |
| Duberman'ın, İran adına Manticore'yi yürütmesi için uzun süreli anlaşması var. | Open Subtitles | الآن ، لدى (دوبرمان) عقد على المدى الطويل لتشغيل "مانتيكور" في (إيران) |
| Tamam, demek ki hedefimiz Duberman. Ne ile karşı karşıyayız? | Open Subtitles | حسناً ، إذن (دوبرمان) هدفنا ما الذي نواجهه؟ |
| Bu Duberman'ın ofisindeki ana kontrol sunucusu. | Open Subtitles | انظر ، الملقم متحكّم في جميع أجهزة مكتب (دوبرمان) |
| Yani Duberman, lisesini "Roma Odası" haline getirmiş. | Open Subtitles | إذن ، قام (دوبرمان) بجعل مدرسة الثانوية القديمة غرفته الرومانية |
| Şifreyi bulur bulmaz Duberman'ın bilgisayarına girip Manticore'yi yok etmen gerek. | Open Subtitles | عليك أن تدخل على كمبيوتر (دوبرمان) وتدمّر "مانتيكور" |
| Tamam, dinle, Duberman'a dönüyorum. | Open Subtitles | نعم ، حسناً ، استمع حاول الإتكاء على (دوبرمان) |
| Duberman, İranlıları kızdırmış olmalı. | Open Subtitles | نعم ، لابدّ أنّ (دوبرمان) أغضب الإايرانيين |
| Larry Duberman'ın değişken algoritmasını kullanıyorlar. | Open Subtitles | يستخدمون متغيّر "من خوارزمية (لاري) في "دوبرمان |
| Tebrikler! Duydum ki kendine Doberman almışsın. | Open Subtitles | أهنيكِ أهنيكِ ، سمعت بأنكِ حصلت على كلب دوبرمان |
| Gibbs, Abby'nin, Ruby'nin saldırganına ait gömlek parçasında Doberman kılı bulduğunu bilmen gerektiğini düşündüm. | Open Subtitles | جيبز,لقد اعتقدت أنك يجب أن تعرف آبى وجدت شعر دوبرمان على كم مهاجم روبى |
| Amerika büyük, lüks bir ev diye düşünüyorum... ve bizler Doberman pençeleriyiz. | Open Subtitles | انا اعتقد ان امريكا مثلها مثل بيت خيالى كبير... ونحن فيها ككلاب دوبرمان للحراسه |
| Aslında Chihuahua... ama içinde birazcık Doberman da var o yüzden bazen boğazına atlayıverir. | Open Subtitles | و بها القليل من " دوبرمان " ، لذا فأحياناً إنه يتعلق فى رقبتك |
| Kapıda, kapıcı yerine bir Doberman var! | Open Subtitles | يوجد لديك كلب دوبرمان كحارس على الباب |
| Kapıda, kapıcı yerine bir Doberman var! | Open Subtitles | يوجد لديك كلب دوبرمان كحارس على الباب |
| Bir keresinde kuduz bir dobermanı bir çocuğun üstünden aldı ve elleriyle öldürdü. | Open Subtitles | "ذات مرة إقتلع كلب "دوبرمان من على ذلك الصبي وقتلة بيديهِ العاريتين |