| World of Warcraft'ta işsizlik yok. Ellerinizi ovuşturup oturmak yok. her zaman yapılması gereken spesifik ve önemli bir şey var. | TED | ولا توجد بطالة في ورلد أوف ووركرافت. لا يوجد من يجلس هنا وهناك يفرك أصابعه مللاً. هناك دوما أمر محدد ومهم. |
| Çocuk konusunda uzmanlaşmaya karar verdim çünkü çocukları her zaman severdim. | Open Subtitles | كنت قد نويت التخصص في علاج الأطفال فقد كنت دوما أحبهم |
| her zaman ismimi hatırlamıyor... ama onunla çalışmaktan çok keyif alıyorum. | Open Subtitles | إنه لا يذكر دوما إسمى لكننى كنت دوما أستمتع بالعمل معه |
| Böyle kaybolmuş ve isimsiz insanların olması fikri hep hoşuma gitmiştir. | Open Subtitles | لقد اعجبتني دوما فكرة ، كل هؤلاء الأشخاص الضائعين في العالم |
| Pekala. hep bu çocuklarla ilgili bir şeyler oluyor. Git! | Open Subtitles | حسنا لا بد أنه شيئا ما يعطل هؤلاء الفتيان دوما |
| Benim hikayemdeki gibi Brahmanlar ve tanrılar... ...daima kendi doğrularını hakikat gibi anlatır. | TED | والبرامين .. والألهة .. في قصتي يقصون القصص .. من منظورهم الخاص دوما |
| Senin için başka giysilerim de var. sürekli onları getirmeyi unutuyorum. | Open Subtitles | لدي المزيد من الملابس من أجلك فقط أنسى دوما أحضارهم معي |
| İnsanlar tarafından her zaman ilgi görürdü, ama bu ilgi daha da büyümüştü. | Open Subtitles | جمهور أيزينهايم كان دوما متحمساً له. لكنه الآن أصبح يجذب جمهوراً أكثر حماساً. |
| Evet, her zaman bizi geçen o aptal spor şovunun yapımcısı. | Open Subtitles | أجل، ذاك الشخص الذي ينتج ذلك البرنامج الغبي الذي يرهقنا دوما |
| İtiraf etmeliyim ki çocuklar için her zaman aksi birisi olmuşumdur. | Open Subtitles | على أن أعترف أننى دوما ما كنت أخرق قليلا مع الأطفال |
| Hayatım Maya Angelou'nun Oprah'a her zaman söylediği gibi ben de sana söylüyorum: | Open Subtitles | عزيـزتي :الأمر و كأن مآيكل آنجلو يقول لأوبرآ :و ما أقوله لك دوما |
| O her zaman her şeyi kendisi yapmaktan şikayet eder. | Open Subtitles | انها تتذمر دوما من انه عليها فعل كل شيء بنفسها |
| her zaman Fransız siyah mantar yağının bir düşkünü olmuşumdur. | Open Subtitles | لقد كنت دوما محبة لإستخدام زيت الكمأة السوداء من فرنسا. |
| Neden hep sessizler iş bitirir..? Kahraman olmana gerek yok ki | Open Subtitles | يا ليسو ع المسيح, لما يحدث دوما أين اخلاقك أيها البطل؟ |
| Annem sevecen bir baba olduğunu ama hep parasız ve yollarda olduğunu söyler. | Open Subtitles | امي تقول انه كان أبا حنونا و لكنه مفلس دوما و يتنقل دائما |
| Her defasında güzel güzel konuşmaya başlıyoruz ama sonu hep kavgayla bitiyor. | Open Subtitles | في كل مرة نبدأ بداية جيدة وهادئة ولكن دوما ما تنتهي بشجار |
| Hatta kansere çare bulsan bile, benim için hep hizmetçi kalacaksın. | Open Subtitles | حتى لو كنت علاجا للسرطان بالنسبة لي انت دوما مربية منزل |
| Sen ve ben-- hep dört ayak üstüne düşüyoruz, değil mi? | Open Subtitles | انت و انا دوما نقف على اقدامنا , اليس كذلك ؟ |
| Biliyorsun bunca zamandır hep yanımda biri varmış gibi hissettim. | Open Subtitles | أنت تعلم، لقد أحسست دوما أن هناك شخصا ما معي |
| Neden daima diğer ezik iki çocuğunuzu bana benzetmeye çalışıyorsunuz anlamıyorum. | Open Subtitles | لا أعرف لم تحاولان دوما تحويل ابنيكما الفاشلين لكي يصبحا مثلي |
| Şu sinsi, küstah, sürekli yolumuza çıkan, küstah demiş miydim, Berkut mu? | Open Subtitles | المتعجرفون الذين يقفون في طريقنا دوما ؟ اذكرتي مجموعة بيركت المتعجرفة ؟ |
| Alexandre Dumas. Beni rahatlatan tek şey. | Open Subtitles | "ألكسندر دوما" هو فقط ما يهدئ أعصابي مؤخراً |
| Her zamanki gibi daha çok analiz için bilgi hazinem hizmetinde. | Open Subtitles | وكما هو الحال دوما جميع معرفتي تحت تصرفكم لمزيد من التحليل |
| Sizin gibi soylu bir aileye, Camelot'un kapıları her daim açıktır. | Open Subtitles | إن عائلة نبيلة كعائلتك موضع ترحيب دوما في كاميلوت |
| Dinle seninle tanıştığım günden beri hep insanların içindeki iyi tarafı gördün. | Open Subtitles | انظر, منذ اليوم الذي قابلتك فيه كنت دوما ترى الجيد في الناس |
| Bu İncilden gelen bir konu değil, ama bu herzaman insanlığa eşlik etmiş bir konudur. | TED | هذه هي النقطة التي لم تذكر في الانجيل ولكن هناك شيء كان دوما يرتبط بالانسانية فيما يتعلق بذلك الامر |