| Malleson isimli yolcu Durban'dan Pendennis Castle gemisiyle yola çıkmış. | Open Subtitles | ورحل راكب يدعى ماليسون من ديربان على قلعة بندنيس |
| Çavuş Durban'ın bana anlattıklarına göre, dün gece de acayip işler üzerindeymişsiniz. | Open Subtitles | ويقول لي العريف (ديربان) أنك كنت تقوم بتصرفات غريبة ليلة أمس أيضاً |
| Burası Durban'ın en büyük yarış pisti. | Open Subtitles | "هذا " ديربان مضمار السباق الأكبر |
| Durban, McGovern'a bıraktı. McGovern vuruyor. | Open Subtitles | (ديربان) يرجعها إلى (ماجورفن) (ماجورفن) يصوب |
| Ekip, bilim adamları Bob Pitman ve John Durban'ın yardımına başvurdu. | Open Subtitles | استعان الفريق بالعالِمَين (بوب بيتمان) (و (جون ديربان |
| Fakat Çavuş Durban'ın söylediğine göre, çıkan kemiklerin kime ait olduğunu bilmediğinizi söylemişsiniz... | Open Subtitles | لكن ... العريف(ديربان)قال أنك .. أخبرتهأنكلاتعرف . |
| Durban Kupası. | Open Subtitles | " كأس " ديربان |
| Durban. | Open Subtitles | ( ديربان). |