| O her zaman sessiz ve anlaşılmaz yalnız kurt tavırlarını üstüne geçirmiş... | Open Subtitles | إنه دائماً هادئ و غامض, و يبدو كما لو كان ذئباً وحيداً. |
| kurt kılığında kuzu musun yoksa başka bir şey mi emin olamıyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أجزم إذا ماكنت ذئباً في ملابس خروف أو العكس |
| Bir süre yalnız kurt takılmıştım. | Open Subtitles | أتعلم لقد كنت ذئباً منفرداً لفترة من الزمن |
| Bir kurt öldürme zevkini tatmamıştım hiç. | Open Subtitles | لم تسنح لى الفرصة السعيدة كى أقتل ذئباً من قبل. |
| Bir kurttu ama çok iriydi. Canavar kurt gibiydi. | Open Subtitles | لقد كان ذئباً لكن أكبر لقد بدا و كأنه وحش على هيئة ذئب |
| - Çölde çenesi kırık bir çakal bulabileceğini mi düşünüyorsun? | Open Subtitles | يمكنك ان تجدي ذئباً برياً واحداً ذو فك مشوه في الصحراء؟ |
| Tanıdığım herkesin içinde kurt gördüm ve ben senin içinde de bir kurt gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيت ذئباً في كل من قابلت و أرى ذئباً فيك |
| Beyler... tek emin olduğum şey, bunun bir kurt olmadığıdır. | Open Subtitles | أيها السادة قناعتي الوحيدة في ما يتعلق بالوحش إنه ليس ذئباً |
| Emirlerinize amadeyim. Ama inanın bana bu bir kurt değil. | Open Subtitles | أنا أنفذ أوامره يا سيدي ، لكن صدقني بأنه ليس ذئباً |
| Beyler... tek emin olduğum şey, bunun bir kurt olmadığıdır. | Open Subtitles | أيها السادة قناعتي الوحيدة في ما يتعلق بالوحش إنه ليس ذئباً |
| Dedenle tartıştıktan sonra anneme bir kurt saldırmış ve ustabaşını da bir kurt ısırmış. | Open Subtitles | لقد هاجم ذئباً أمي بعد جدالها مع جدك ورئيس العمال قتله ذئب |
| 70 yıldan beri Güney Kaliforniya'da hiç kurt görülmedi. | Open Subtitles | لم يشاهد أحدهم ذئباً فى جنوب كاليفورنيا فى آخر 70 عاماً |
| Yalnız kurt mu olacaksın yoksa sürüyle mi takılacaksın? | Open Subtitles | هل ستكون ذئباً متوحداً أم ستذهب مع القطيع |
| Geceleri rahat uyuyabilmek için kendini kurt olarak düşünüyor olabilirsin. | Open Subtitles | أتعني بأنك تخال نفسك ذئباً لكي تنام ليلاً |
| Dolunay geldi geçti sen kurt olarak kaldın. | Open Subtitles | لقدّ أشرق بدر التمام ثم ذهب وبقيتَ ذئباً رغم ذلك |
| Görmek için çok karanlıktı, ama kurt olduğuna eminim. | Open Subtitles | لقد كان المكان مظلماً لأرى الكثير ولكني واثق أنه كان ذئباً |
| Seni kurtlar yetiştirmiş. Bu yüzden kurt görüp duruyorsun. | Open Subtitles | فقد ربّتكَ الذئاب، و لهذا ترى ذئباً باستمرار. |
| Annem, insan olmakla kurt olmak arasında bir seçim yapmamı istedi. | Open Subtitles | أرادت والدتي أنْ أختار بين أنْ أكون ذئباً أو إنساناً |
| Bir şeyler görebilmek için çok karanlıktı ama eminim ki o bir kurttu. | Open Subtitles | لقد كان المكان مظلماً لأرى الكثير ولكني متأكد أنه كان ذئباً |
| Bir çakal değilse bile, muhtemelen bir çakala kurban gitmiştir. | Open Subtitles | إن لم يكن الحيوان ذئباً قيوطاً فربما ذئاب القيوط قد نالت منه |
| Kurtlara koyun postu geçirebiliriz, ama onlar hala kurttur. | Open Subtitles | ربما يرتدى الذئب ملابس حَمَلْ 00 لكنه يظل ذئباً |
| Artık yalnız bir kurtsun, tıpkı baban gibi. | Open Subtitles | إذاً فقد صرت ذئباً وحيداً الآن، تماماً كوالدك. |