"ذات صيف" - Translation from Arabic to Turkish

• Bir yaz

Ona sor sıcak Bir yaz günü odasına gittiğimde ondan ne çalmasını istemiştim?
اسألها ماذا طلبت منها أن تعزف ذات صيف حار عندما كنتُ في غرفتها؟

Bir yaz şu sahnenin kolonuna adımı kazımıştım.
ونقشت اسمي على ذلك العمود في منصة الفرقة الموسيقية ذات صيف

Bir yaz, ailem plaj tatili yapmaya karar vermişti.
ذات صيف ما، قرر والداي أن نقضى الأجازة على الشاطىء

Bir yaz mevsiminde ziyarete gitmiştik ve adanın farelerin istilasına uğradığını gördük.
ذات صيف ذهبنا لزيارتها، فإذا بنا نجدها مغزوّة بالجرذان

Bir yaz oraya uğradık ve sıçanlarla dolu olduğunu gördük!
ذات صيف ذهبنا لزيارتها، فإذا بنا نجدها مغزوّة بالجرذان

Lisedeyken Bir yaz koli fabrikasında çalışmıştım.
أتعلم، لقد عملت في مصنع صناديق ذات صيف في الثانوية،

Bir yaz günü o ve köpeği Burt, üzerine bindikleri bir döşekle nehre açılarak evden kaçmaya çalıştı.
ذات صيف حاول بورت وكلبه بورت الهروب من المنزل بركوب مرتبة على النهر

Pretoria Üniversitesi'nde Bir yaz anatomik, klinik ve adli patoloji üzerine ders verdim.
لقد القيت محاضره فى جامعه بريتوريا ذات صيف عن التشريح والعيادات و الطب الشرعى

Bir yaz öğleninde... hava inanılmaz sıcaktı.
بعد ظهر ذات صيف... كان الطقس حاراً بشكل لا يطاق

Bana öyle olmuştu. Bir yaz, birdenbire boy atmıştım.
هذا ما حصل لي ذات صيف شببت مباشرة

Ama Bir yaz boyunca teknisyen olarak hayvan kurtarma bölümünde çalışmıştım. Dikkatli ol
لكنني عملتُ كمساعدة في منظمة "إنقاذ الحيوانات" ذات صيف.

Bir yaz birlikte açlık grevine girdik.
ذات صيف, أضربنا عن الطعام.

- Eskiden Bir yaz günü...
-أتذكر ذات صيف ..