| Elmacık kemikleri çıkık ve çenesi sivriydi. | Open Subtitles | يمتلك عظم وجنيّ مُرتفع وله ذقن مُدبّب. أجل. |
| Dağılmış saçları, keskin hatları olan çenesi hayatları kurtardığı bir günün ardından lekelenmiş suratıyla göz bandı gözlerini mükemmel bir şekilde kapatıyordu. | Open Subtitles | لقد رأته شعر منفوش , ذقن منحوته وجهه ما زال ملطخ بسبب يوم من إنقاذ الأرواح رقعة عينه |
| Yapmamız gereken çene altından tutup sopayı boyuna geçirerek, cesedi çukura sürüklemekti. | Open Subtitles | كان على الواحد منا أن يضع العصا أسفل ذقن الجثه ثم تسحب الجثه من رقبتها إلى الحفرة |
| En azından bir çenen var. | Open Subtitles | أجل, على الأقل, لديك ذقن أعنى, إنظرى لذلك |
| Elmacık kemiği belirgin ve sivri çeneli. | Open Subtitles | يمتلك عظم وجنيّ مُرتفع وله ذقن مُدبّب. أجل. |
| İtiraf edeyim ki, yakışıklı bir arkadaş. Şu çocuğun çenesine bakın. | Open Subtitles | يجب ان اعترف بإنه شيطان وسيم انظر إلى ذقن هذا الولد |
| Çenesiz bir insan azmanı olabilir ama asla benden geriye kalan boşluğu dolduramaz. | Open Subtitles | ربما يكون قمامة إنسانية بدون ذقن, ولكنه لن يملأ الفراغ, الذي تركته خلفي. |
| Burnu. Gözleri. çenesi. | Open Subtitles | اذن عين ذقن كله هنا علي المنصه |
| çenesi ufak..saçları değiş | Open Subtitles | عيون أكبر , ذقن أصغر نغير الشعر |
| Bir amacı olan birinin çenesi gibi. | Open Subtitles | ذقن الرجل تعبر عن شيئا ما. |
| Cliffy, çok düzgün bir çene yapısına sahip olduğunu söyledim mi sana? | Open Subtitles | كليفي , هل سبق وأن قلت لك من قبل انه لديك ذقن مميزة جداً ؟ |
| Düz bir burun, güçlü bir yanak, ve düz bir çene kemiği. | Open Subtitles | أنف مستقيم، .. ذقن قويـّة وعظام فك عريضة |
| Bulduğumuz silikon çene ve yanak silikonları olabilir. | Open Subtitles | السيليكون الذي وجدناه يمكن أن يكون لعملية زرع ذقن أو خد |
| Nasıl olacak bilemiyorum ama bana yeni bir sandviç getireceksin yoksa suratını öyle bir keserim ki, bir çenen olur. | Open Subtitles | لا أدري كيف، ولكنك ستحضر لي شطيرة أخرى، وإلا سأشوّه وجهك وستكون لديك ذقن |
| Bana başka bir sandviç alacaksın yoksa yüzünü öyle kötü keserim ki, çenen olur. | Open Subtitles | ستقوم بإحضار شطيرة أخرى, أو سأقوم بتقطيع وجهك بطريقة بشعة. وسيصبح لديك ذقن. |
| Evet, Alman'dı galiba. Yani aksanlı ve sivri çeneli. | Open Subtitles | كانت لكنته ألمانية على ما أظن، وله ذقن مُدبّب. |
| Aslında, Popo çeneli, kendim bile daha iyisini yapamazdım. | Open Subtitles | حسنا ، في الحقيقة يا ذقن المؤخرة لن اتمكن من كتابة افضل مما حدث بنفسي |
| Postacının çenesine kapıyı çok kötü vurdum zaten. | Open Subtitles | لقد ضربت ذقن ساعي البريد بقوة. |
| Çenesiz, büyük, kel, budala bir tür Kuzey America maymunu. | Open Subtitles | قرد عملاق، غبي، أصلع، بدون ذقن |
| Çenesinin şurasında ufak bir sakalı var, ucunda mavi renkli ışıklı bir yem var uzak mesafelerden bile avlarının ilgisini çekebiliyor. | TED | لديها ايضا ذقن صغير ذو ضوء حيوي ازرق كطعم يستعمل لجذب الفريسة من بعيد. |
| O, Sizin kurban çenesindeki liflerden 2 tür madde buldum. | Open Subtitles | وجدت نوعين من الخيوط على ذقن الرجل |
| Kafeteryada çenesinde sakal olmayan son kişi olmak istemezsin. | Open Subtitles | أنا أُنمّي سكسوكة هذا جيّد، لا تُريد ان تُصبح آخر شخص في المقهى بدون ذقن |
| Raj, 8 inçlik elf Legolas figürünün üzerine favori ve Van Dyke çizeceksin. | Open Subtitles | راج، أنت ستلون خدود و ذقن نموذج طوله 6 إنشات لِ ليغولس القزم |
| Ben sadece dünya çapında gıpta ile bakılan Çeneye sahip insan formunda bir rüya avcısı | Open Subtitles | أنا مجرد مُمسك أحلام على شكل إنسان مع ذقن مرغوب به في كل أنحاء العالم. |