| O partiye bir arkadaşıma iyilik yapmak için gitmiştim ve yemin ederim ki O atı hayatımda görmedim. | Open Subtitles | لقد كنت في الحفلة بناءً على دعوة صديقٍ عزيز، وأقسم بأني لم أقابل ذلك الحصان في حياتي قبل تلك المرة |
| O atı vurursan hiçbir şeyimiz kalmaz. | Open Subtitles | لو قتلت ذلك الحصان فلن يبقى لدينا آي شيء |
| O at ahırı terk edip, tutkal fabrikasına gitti ve sanat projelerinde kullanılmıştı. | Open Subtitles | ذلك الحصان ترك الاصطبل، ذهب إلى مصنع الغراء وتمّ استخدامه لصنع مشاريع فنّية. |
| Yeah, well, artık o ata ihtiyacı olmayacak değil mi? | Open Subtitles | نعم، حسنا لن يحتاج ذلك الحصان بعد ذلك، أليس كذلك؟ |
| Yarışmayı sürdürdüğü müddetçe nerede olursa olsun O atın eyerinde oturan sen olacaksın. | Open Subtitles | ستكون على ذلك الحصان كفارس . إلى أجل غير مسمّى |
| Bu atı aldığında çok iyi bir yatırım yaptın. | Open Subtitles | لقد قمتِ باسثتمار جيّد عندما اشتريتِ ذلك الحصان |
| Bu atın adını almak için neler yaptığıma inanamazsın. | Open Subtitles | لن تصدق ما فعلت للحصول على اسم ذلك الحصان. |
| Dışarıdaki benekli aygıra binen uzun boylu bir adam az önce buraya mı girdi? | Open Subtitles | شخص ظخم يركب ذلك الحصان المرعب هناك هل جاء هنا قبل فترة قليلة ؟ |
| Şey, Sanırım, ahıra şu atın yanına geri dönsem daha iyi olacak... | Open Subtitles | حسناً ، أعتقد أنه من الأفضل الكف عن المماطلة و العودة إلى ذلك الحصان |
| Bizim Yunan O atı aldıktan sonra ortaya çıkabilecek olumsuz fırsatları günbegün daha yakından görme şansımız olacak. | Open Subtitles | اليوناني صاحب ذلك الحصان يمكنني أن أتخيل أسوأ الفرص عمَّا يحدث في الداخل هناك. |
| Evet ve o gerginlik süresince O atı ben kazandım, inanın bana. | Open Subtitles | أجل، وقد عرفت ذلك الحصان .بتلك المدة، صدقني |
| İmkanı yok o kıza O atı sürekli olarak emanet etmez. | Open Subtitles | . مستحيل أن يبقيها على ذلك الحصان |
| O at o kadar da önemli değil. Yeter ki sen üzülme. | Open Subtitles | أنا لا يهمني ذلك الحصان العجوز إذا كان سيسبب لك القلق |
| O at çılgın olsa ve vücudumun içine bakmak istese bile. | Open Subtitles | حتى لو كان ذلك الحصان مجنونـاً ويرغب بالتحديق لمكنونـات جسدي |
| Yalnızca çok heyecanlıyım Joey... O at yarışa çıkacaksa jokeyi ben olmalıyım. | Open Subtitles | كلُّ ما أطلبهُ ، إذا كان ذلك الحصان سيتسابق . أريد أن أكون أنا من يركبهُ |
| Yerinde olsam, o ata geri dönerdim... ve yoluma devam ederdim. | Open Subtitles | لو كنت مكانك، لعدت على ذلك الحصان و أبقى راكباً |
| Hemen o ata tekrar bin. Tekrar bin. | Open Subtitles | إرجع على حصانك حالا إرجع على ذلك الحصان |
| Doğum günüm yaklaştıkça O atın alınması için sürekli ama sürekli yalvarmaya başladım. | Open Subtitles | كلما أقترب موعد عيد ميلادي، كلما توسلت كثيراً من أجل ذلك الحصان. |
| O atın koştuğunu ve kazandığını göreceğiz! | Open Subtitles | سوف نرى ذلك الحصان يسابق ويفوز |
| Bu atı bir gün dışarı çıkarırsan, ertesi gün daha hızlı koşacaktır. | Open Subtitles | إذا أخرجت ذلك الحصان في يوم سيجري أسرع في السباق القادم |
| Ona Bu atı vermek iyilik olmaz. | Open Subtitles | ستهب له ذلك الحصان كشفقة |
| Galiba Bu atın bölmesi bizimkinin bitişiği. | Open Subtitles | أظنّ أنّ قوّة ذلك الحصان ، دليل . على أن حصاننا سيكون كذلك |
| Parsons, şu atın icabına bak. | Open Subtitles | بارسون اهتم بأمر ذلك الحصان |
| Hey bin şu ata. Sorunun ne? | Open Subtitles | مهلا، ارجع و إمتطي ذلك الحصان ما الامر؟ |