"ذنبكِ" - Translation from Arabic to Turkish

• senin hatan
• senin suçun
• sizin suçunuz

Bütün olanlar senin hatan olmadığını bilmeni istemiyor
يريدكِ أن تعرفي بأن كل ما حدث لم يكن ذنبكِ

Biliyor musun yarım saat kadar önce bunun senin hatan olduğunu söylemiştin.
أتعلمين ماذا ؟ قبل نصف ساعة، أخبرتني بأنّ ذلك كان ذنبكِ

Bu senin hatan değil. Sen diğer kızlardan farklısın.
ليس ذنبكِ أنكِ مختلفة عن باقي الفتيـات.

Hayatındaki bütün erkeklerin kolayca yönlendirilmesi senin suçun değil.
ليس ذنبكِ أنّ جميع الرجال في حياتك يسهلُ التلاعب بهم

- Hayır anne. senin suçun değil, tamam mı?
كلّا , يا أميّ, أميّ , إنّهُ ليس ذنبكِ , حسنٌ؟

Hepsi senin suçun! Babam asla beni bırakıp gitmezdi!
الذنب كله ذنبكِ ، ما كان أبي ليتركني

Şimdi insanlar işlerinden oluyor ve hepsi sizin suçunuz.
والآن يفقد الناس وظائفهم، وهو ذنبكِ.

Oh, tatlım. Bu senin hatan değil, Bu sensin.
عزيزتي ، هذا ليس ذنبكِ هذه طبيعتكِ

Bu senin hatan değil. Atlatırız.
إنه ليس ذنبكِ , سنتجاوز هذا الشئ

Ölmesi senin hatan değil. Benim hatam.
ليس ذنبكِ أنها ماتت، بل هو ذنبي.

Ama bu senin hatan değil. Hayır, bekle. Evet senin hatan!
لكن الذنب ليس ذنبكِ لحظة ..

Bu senin hatan değil.
أنّه ليس ذنبكِ أنتِ.

Ölmesi senin hatan değil.
ليس ذنبكِ أنها ماتت.

Fakat herşeye rağmen bu... hala senin hatan!
لكن رغم كلّ ذلك... الذنبُ لا يزال ذنبكِ!

Evet ama şu an başına gelen şeyler senin suçun değil.
أجل لكن ما يمر بهِ هو ليس ذنبكِ

Hayır, senin suçun değil canım.
كلا, هذا ليس ذنبكِ, يا عزيزتيّ

Ve olanların senin suçun olmadığını söylüyor.
وكل ما حدث ليس ذنبكِ

Beni dinle. Bu senin suçun değildi.
إسمعي، لم يكن الذنب ذنبكِ

senin suçun değil.
ليس الذنب ذنبكِ.

Bak Ava, Marly'nin ölmesi senin suçun değil. Senin yapabileceğin hiçbir şey yoktu.
أنظري ، موت (مارلي) لم يكن ذنبكِ يا (إيفا)، لم يكن بيدكِ حيلة ، للحول دون ذلك.

Ona bir şey oluysa bu sizin suçunuz değil.
إن حصل أيّ شيءٍ له، فإنّهُ ليس ذنبكِ.