| oraya gittim çünkü Japon’lar onları yakalamak istiyordu Ve onları son moda golf eldivenlerine, Protein ve yağa dönüştürmek istiyorlardı. | TED | و قد ذهبت هناك لإن اليابانين أرادو البدء في قتلهم و تحويلهم إلى خط ازياء رفيع لقفازات الجولف زصدر للبروتين و الزيت |
| Çekimi almak için oraya gittim, eve geldim, yönetici beni 4:00 gibi aradı, kutuları çalarken beni videoya kaydettiklerini söyledi. | Open Subtitles | ذهبت هناك لأخذ مستحقاتي رجعت للبيت الرئيس اتصل لي الساعة 4 عصراً |
| Yani, seni alt etmesine izin vermek amacıyla Oraya gittiğini ve daha sonra anahtar kartınla kaçtığını düşünüyorum. | Open Subtitles | .. لذا أعتقد أنك ذهبت هناك بغرض واضح وهو أن تتركه يتغلب عليك ثم يهرب ببطاقتك |
| oraya gittin ve inandığın değerlere sahip çıktın. | Open Subtitles | ذهبت هناك وتمسكت بما تؤمن به ولم يعد لي عرض تلفزيوني |
| Eğer bu şekilde oraya gidersen o adama patlarsın ve o da seni asla affetmez. | Open Subtitles | ولكن اذا ذهبت هناك الأن بهذا الحال انت ستفسد عليه هذا و هو لن يسامحك أبدا |
| Üç yıl önce kocamın grubu turnedeyken oraya gitmiştim. | Open Subtitles | ذهبت هناك منذ سنوات حينما كانت فرقة زوجي تقوم بجولة |
| düşündüm ve ben de oraya gittim.Muhteşem bir parti | Open Subtitles | لهذا ذهبت هناك ايضاًَ .. و كانت حفلة رائعة |
| Fred Summers adını öğrenince kendimi tutamadım ve oraya gittim | Open Subtitles | دون ، انا ذهبت هناك لاتحدث إلى رجل يدعى جون سامر ،حسنا الذي عرفت الآن أنه متوفى هل تعتقد أننى كنت سأذهب هناك |
| Geçen gün oraya gittim. İçeri giren birkaç kadın gördüm. | Open Subtitles | لقد ذهبت هناك ذلك اليوم، ورأيت بعض النسوة يسيرون |
| oraya gittim ama biraz geç kaldım. | Open Subtitles | لقد ذهبت هناك.. لكن وصلت متأخر بعض الشيء غادرت لتحضر الزفاف |
| Sabrina Oraya gittiğini öğrenirse, deli olduğunu düşünür. | Open Subtitles | أذا عرفت سابرينا أنك ذهبت هناك سوف تعتقد بأنك مجنون |
| Annemin öldürüldüğü gece Oraya gittiğini söyledi. | Open Subtitles | أخبرتني أن والدتي ذهبت هناك ليلة مقتلها. |
| Pekala, bu olaydan sonra tekrar oraya gittin, kızı uyandırdın, onunla konuşmaya çalıştın, parasını geri ödeyeceğini söyledin. | Open Subtitles | إذا ذهبت هناك لاحقاً بعد هذا ايقظتها , حاولت الحديث معها مجدداً اهبرتها انك ستعيد مالها |
| Peki en başından neden oraya gittin? | Open Subtitles | إذاً لم ذهبت هناك في المقام الأول يا صديقي؟ |
| oraya gidersen, sana vuran kişiyi hatırlayabilirsin. | Open Subtitles | إذا ذهبت هناك, سوف تتعرفين على الشخص الذي ضربك |
| oraya gidersen merhamet olmayan bir yere gitmiş olacaksın. | Open Subtitles | إذا ذهبت هناك سوف تعبر إلى مكان تنعدم فيه الرحمـــة. |
| Ben küçükken oraya gitmiştim. | Open Subtitles | عندما كنت طفل ذهبت هناك |
| Eğer oraya gidip, kol, bacak kesmeye başlarsa şahsen ben içini dışına çıkartacağım. | Open Subtitles | لو ذهبت هناك وبدأ بتقطيع الأطراف سوف أركله للخارج شخصياَ |
| Oraya gitsem beni öldürür. | Open Subtitles | أعلم أننى إذا ذهبت هناك فسوف تقتلنى , إنها مثلك |
| Oraya senin için gittim çünkü bunun otelini kurtarabilmenin tek yolu olduğunu düşündüm. | Open Subtitles | ذهبت هناك لأجلك، لاعتقادي أنها الطريقة الوحيدة لإنقاذ فندقك |
| oraya gitti. İyi biri olacaktı. | Open Subtitles | ذهبت هناك هى كانت ستصبح شخصاً ما |
| 20 li yaşlarımın başında 6 gün gittim oraya yemek dersi için yıl sonuna kadar kaldım bi pastanede çalıştım | Open Subtitles | عندما كنت في أوائل العشرينات من عمري.. ذهبت هناك لحضور فصل تدريبي في المعجنات لمدة ستة أيام.. وانتهى بي الحال للبقاء عام كامل.. |
| Gerçek İslam'ı anlatmayan bir imamla konuşmak için oraya gitmiş. | Open Subtitles | ذهبت هناك للتحدّث إلى لإمام ، تدعوه |
| Sadece kendi bildiklerim ve Aruna dosyaları ile oraya gidersem ne olacağını sanıyorsun? | Open Subtitles | ماذا تعتقد أنه سيحدث لو ذهبت هناك مع قصتي فقط وملف الأرونا ؟ |
| Bizim balayımız olması gereken zamanda oraya gittiğimde çok güzeldi. | Open Subtitles | عندما ذهبت هناك لماكان من المفترض ان يكون شهر العسل |