| O atla dolaşan rahiplerden biriydi. Beni her gittiği yere götürürdü. | Open Subtitles | هو كان رجل واعظ أَخذَني الى كل مكان ذهب اليه. |
| Eğer arkadaşının gittiği yere gitmeyi o kadar çok istiyorsan ... | Open Subtitles | اذا كنت تريد الذهاب الى المكان الذي ذهب اليه صديقك |
| Öğlen Mike Snider'ın gittiği yere gidip yeni sahte kimliğimi alacağım. | Open Subtitles | اليوم في فترة الغداء، سأذهب إلى نفس المكان الذي ذهب اليه مايك سنايدر لآخذ هويتي المزيفة الجديدة |
| Mason'ın giriş kayıtları gerekiyor. Nereye gittiğini bilmem lâzım. - Bunun için iznin yok. | Open Subtitles | احتاج لتقرير الحركة ليمسون اريد ان اعرف كل مكان ذهب اليه |
| Nereye gittiğini bulmamıza yardımı olacak herhangi bir şey. | Open Subtitles | ابحثي عن أي شيء يساعدنا في معرفة المكان الذي ذهب اليه |
| İspanya için ayrılmadan önce gittiği yer. | Open Subtitles | هذا هو المكان الذي ذهب اليه قبل يوم من مغادرته متوجها الى اسبانيا |
| Bir zaman ailemin gittiği bir müzeden kopya.. | Open Subtitles | كانت نسخة طبق الأصل من متحف ذهب اليه والدي ذات مرة. |
| Peki, George'un gittiği restoran. | Open Subtitles | المطعم الذى ذهب اليه جورج هل تظن انهم يمتلكون |
| Bu Keith'in gittiği terapist. Ne olmuş ona? | Open Subtitles | انه الطبيب الذى ذهب اليه "كيث" ماذا عنه ؟ |
| Jimmy ve Tony'nin gittiği her yere bakıyorlar. | Open Subtitles | تتفقد كل مكان ذهب اليه جيمي و توني |
| gittiği her yeri bilmiyorum. | Open Subtitles | لا اعرف كل مكان ذهب اليه |
| ve Mailer'ın gittiği olan mı? | Open Subtitles | الذي ذهب اليه "روث " و " ميلر " ؟ |
| Son gittiği zaman da aramış. | Open Subtitles | وايصاً اخر مكان قد ذهب اليه |
| Bayan Powell oğlunuzun ne yöne gittiğini gördünüz mü? | Open Subtitles | هل شاهدت الاتجاه الذي ذهب اليه ابنك؟ سيدة باول |
| Nereye gittiğini öğren. | Open Subtitles | أعرف لي المكان الذي ذهب اليه |