| Sanırım yüzlerce arabayı sadece bir iki boşluğa sıkıştırmaya çalışacaklardır. | Open Subtitles | لا بد أنهم يكدّسون حوالي مئة سيارة في ذينك المكانين |
| Muppet şovundaki O yaşlı iki ihtiyarla konuşmak gibi olacak. | Open Subtitles | الأمر أشبه بالتحدث إلى ذينك العجوزين من كرتون الدمى المتحركة |
| Tamamıyla muhteşemdi. O iki adamı da saf dışı etti. | Open Subtitles | أجل ، كان مذهلاً لقد قضى على ذينك الرجلين |
| O çocuklarda önemli bir şey olması mümkündür. | Open Subtitles | من الوارد أن يكون هنالك شيء هام بشأن ذينك الصبيين. |
| Neyse ki sen uyuşturucu bulundurmak ve kaçakçılık sebebiyle iki ayrı okuldan atıldığın sırada çıkmadığımıza sevindim. | Open Subtitles | أنا سعيدةٌ فحسب لأننا لم نكن نتواعد عندما تم طردك من ذينك المدرستان بسبب حوزتك على مخدرات وتجارة الرقيق. |
| İki muayenede de apandisitle ilgili herhangi bir bulguya da rastlamamış. | Open Subtitles | و لم يجد أيّ دليل على التهاب الزائدة الدودية في أيّ من ذينك الفحصين |
| O iki pisliği yok ederken nereyi düşündüğünü hatırlıyor musun? | Open Subtitles | أتذكر فيما كنت تفكّر لمّا أخفيت ذينك الشخصين المخيفين؟ |
| Sonra O iki suçluyla sohbet edelim. | Open Subtitles | ثم دعنا ندردش مع ذينك المجرمين |
| Şu şimşeği istiyorum, şu iki patlamayı istiyorum... | Open Subtitles | أريد ذلك البرق أريد ذينك الانفجارين |
| O iki gün arasında düşünecek şeylerin olur. | Open Subtitles | ستمنحك شيئا لتفكر فيه بين ذينك اليومين |
| Görünüşe göre O iki Hydra şavalağı kaçmış. | Open Subtitles | يبدو أن ذينك الغبيين من [هـــيـدرا] قد هربا |
| Bu iki şarkı sözü arasında geçen vakit 14 saniye. | Open Subtitles | الوقت بين ذينك المقطعين كان 14 ثانية. |
| Daha sonra da bu iki gen haritasını bir yazılımda karşılaştırdı. Bunun sonucunda, diğer bulgulara ilave olarak, TP53 adlı spesifik bir gene ait toplam 3 milyar baz çiftinden 2.000 baz çiftinin silinmiş olduğunu tespit etti. Eğer bu gende bu çeşit zararlı bir mutasyon varsa | TED | ثم قارن ذينك الجينومين في برمجيات، ما وجده، من بين أمور أخرى، هو شطب، شطب ل2000 قاعدة من بين 3 مليار قاعدة في جينوم معين يدعى TP53. إن كنتم تتوفرون على هذا التغير الشطبي في هذه المورثة، |
| O vampirleri ben olmadan yok ettiğine inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أصدّق أنّك تخلّصت من مصّاصي الدماء ذينك بدوني. |
| Ama O silahlar dışarıda olacaklara karşı bizi koruyabilir. | Open Subtitles | لكن ذينك المسدسين سيحمياننا من أيّما يوجد بالخارج من شرور أخرى. |
| Ama O silahlar disarida olacaklara karsi bizi koruyabilir. | Open Subtitles | لكن ذينك المسدسين سيحمياننا من أيّما يوجد بالخارج من شرور أخرى. |
| O çocukları bota ben koydum. Bunu yapan bendim. | Open Subtitles | أنا أوردت ذينك الشابّين الطوف، هذا ذنبي. |