| Şu anda kafanı kaşıyorsun, değil mi? | TED | أنت تحك رأسك في هذه اللحظة، ألستَ تفعل؟ |
| Git kafanı su yalağına sok, öğle yemeğine kadar ayıl. | Open Subtitles | ضع رأسك في الماء حتى تتخلص من تأثير الشراب لتتناول الغداء |
| kafanı çarpmadığından emin misin? | Open Subtitles | هل أنت متأكد أنك لم يصب رأسك في تلك المعركة، باتمان؟ |
| İsteseydim, Kafan tüm sahaya yayılırdı. | Open Subtitles | إن قتلتك، ستتناثر رأسك في كافة أنحاء الملعب. |
| Kulağını üst dudağımda hissetmek ve seni tutarken elimi başının ardına koymak. | Open Subtitles | الشعور بإذنك أمام شفتي العليا. والطريقة التي أشعر بها بمؤخرة رأسك في يدي عندما أمسكه حين.. |
| Bilmiyorsun ama bana söyleyeceksin. Yoksa beynini bu tuvalette patlatırım! | Open Subtitles | إنك لا تعرف أين هو، لكن ستخبرني بمكانه أو سأحشر رأسك في المرحاض |
| İşyerinizde başınızı zorlayan birşeyler yapıyor musunuz? | Open Subtitles | كنت أدلك رقبتك إنه شيء غير مناسب أن تبقي رأسك في وضعية غريبة |
| Eğer kafanı bir aslanın ağzına sokuyorsan bir gün seni ısırırsa şikayet etmeye hakkın olmaz. | Open Subtitles | إن وضعت رأسك في فم الأسد فلا يمكنك الشكوى إن قام في يوم ما بعضّك |
| Devekuşu gibi kafanı kuma gömemezsin Liz! | Open Subtitles | لا يمكنك دفن رأسك في الرمال كالنعامة , ليز |
| Sen kafanı bu hindinin içerisine sokacaksın ve hepimiz burada konuşacağız, tüm dediklerimizi duyacaksın. | Open Subtitles | ضع رأسك في الديك وسنتحدث وعندها ستسمع مانقول |
| Yapman gerekeni yapmalısın fakat benim önerimi sorarsan, kafanı fırına koy ya da uyku ilacı al. | Open Subtitles | افعل ما تريد ان تفعله, لكن اذا كنت تريد نصيحتي في كيفية إنهاء ذلك ضع رأسك في الفرن او خذ الحبوب المنومة |
| Koca kafanı o küçük delikten asla sokamayacaksın. | Open Subtitles | لن تستطيع إدخال رأسك في هذه الفتحة الصغيرة جدّاً |
| kafanı duvardan duvara vurmak zorunda kalacağım. Afedersin. | Open Subtitles | إذا ناديتني ب يا صاحبي مرة أخرى فسأفجر رأسك في احدى هذه الحيطان |
| Büyük çocuklar,seni ayak bileklerinden havaya kaldıracaklar kafanı tuvaletin içine sokmaya çalışacaklardır. | Open Subtitles | الأولاد الكبار, سيمسكونك من كاحليك و يغمرون رأسك في المرحاض |
| kafanı yine "topların" altına sokturmak mı istiyorsun? O bir masaj değil. | Open Subtitles | هل حشرت رأسك في كرة من قبل إنّها ليست كالتدليك |
| Yoksa kafanı kuma gömüp saklanmakla mı meşguldün? | Open Subtitles | او هل انت كنت مشغولة جداً بموضوع اخفاء رأسك في الرمال ؟ |
| Beni test etme, tatlım. kafanı çöpün içine sokarım. | Open Subtitles | لا تختبرنـي عزيزي ، سأضـع رأسك في سـلة مهملات |
| Dobra borda söylemek gerekirse Kafan başka yerdeyse cidden ayvayı yedik demektir. | Open Subtitles | بصراحة, عندما تذهب رأسك في مكان أخر لا يُمكننا الأستمرار بالعمل |
| En azından başının üstüne yaşlı yazan bir tabela koyduğunu söyle. | Open Subtitles | قولي لي أنكِ على الأقل وضعتي قماشة قديمة على رأسك في المصعد |
| Hiç tanımadığın bir yabancıyla böyle konuşursan beynini patlatır. | Open Subtitles | لا تفعل هذا، ماذا لو التقيت بغريب لو كان الشخص الخطأ سيفجر رأسك في الحال |
| "Şimdi, benim bu makinemle göz açıp kapayıncaya kadar başınızı kesebilirim ve hiçbir şey hissetmezsiniz." | Open Subtitles | الذى قال : "الآن ، مع هذه الآلة "يمكننى قطع رأسك في لمح البصر "ولن تشعر بهذا مطلقاً" |