| Şimdi, buna dayanarak, mimar ve tasarımcı arkadaşlarım, özellikle beyaz hemcinslerim, önceliklerimizi anlamlı bir biçimde çeşitlendirmeliyiz. | TED | الأن، من أجل فعل ذلك، أصدقائى في الهندسة والتصميم، خاصة رفاقى البيض، يجب تلقائيا وبشكل كبير أن ننوع من تصنيفاتنا. |
| Bazen de iş arkadaşlarım gelip "Bir fırt çeker misin?" diye soruyorlar. | Open Subtitles | أو يأتينى أحد رفاقى فى العمل , ويسألنى هل تريد جرعه؟ ولكنى أقول لا |
| Bazen de iş arkadaşlarım gelip "Bir fırt çeker misin?" diye soruyorlar. | Open Subtitles | أو يأتينى أحد رفاقى فى العمل , ويسألنى هل تريد جرعه؟ ولكنى أقول لا |
| Sayın Konuşmacı, Sayın Başkan Yardımcısı kongre üyeleri, Amerikalı dostlarım. | Open Subtitles | شكرًا لكم، سيد رئيس المجلس، سيد نائب الرئيس السادة النواب، رفاقى الأمريكيين |
| Romalı dostlarım! | Open Subtitles | رفاقى الرومانيون |
| Ve arkadaşlarımın öylece tutuklu kalmalarına izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | لن أسمح بأن يكون رفاقى أسرى كما هم الآن |
| Tüm arkadaşlarımın yüzleri hala genç. | Open Subtitles | وجوه جميع رفاقى ما زالت شابّة |
| Bir kez silah arkadaşlarım gelince, esir alınmış olan sen olacaksın. | Open Subtitles | عندما يأتى رفاقى , ستكون انت المقبوض عليك |
| kendim ve arkadaşlarım için kahve yapıyordum. | Open Subtitles | كنا نقوم بعمل القهوة لى و رفاقى |
| - Buradan uzaklaşmalıyız. - arkadaşlarım nerede? | Open Subtitles | لابد أن نبتعد عن هنا أين رفاقى ؟ |
| Seni bilmem ama benim arkadaşlarım bana sırtlarını döndüler. | Open Subtitles | لا أعرف أى شيء عنك و لكن رفاقى هجرونى |
| Uh, hiçnirşey. Sadece oda arkadaşlarım. | Open Subtitles | لاشيئ إنهم رفاقى فى الشقة |
| Sevgili dostlarım. | Open Subtitles | يا رفاقى المنحلين |
| dostlarım... gelin benimle. | Open Subtitles | "رفاقى اهربوا منها" |
| Lütfen arkadaşlarımın gitmesine izin verin. | Open Subtitles | من فضلك إفرج عن رفاقى. |