| Eğer seni teselli edecekse, teklifini hemen reddettim. | Open Subtitles | مهلاً، إن كان في قولي عزاء لك فقد رفضتها حالاً وعلى الفور |
| Ama güvenemedim ve tekliflerini reddettim. | Open Subtitles | وشعرت انه أقل أمناً لذالك رفضتها |
| Dostum, o buna hazırdı ve sen şu portakal renkli elin yüzünden mi onu reddettin? | Open Subtitles | يا صاح ، لقد كانت مستعدة للتضاجع وأنت رفضتها بسبب قضيبك البرتقالي؟ |
| Simran sana âşık oldu. Sen onu reddettin. | Open Subtitles | سيمران وقعت في حبك وأنت رفضتها |
| O kadar zaman geçince polis taklitçi olasılığını reddetti. | Open Subtitles | بعد كل هذا الوقت , الشرطة رفضتها بأعتبارها تقليد |
| İki kez reddettiğim hayali dövüş kulübü hakkında olan mı? | Open Subtitles | المقالة التي بشأن نادي القتال الخيالي الذي رفضتها مرتين؟ |
| Yine A.R.G.U.S. kulübünden. Kaç tane üyelik teklifini geri çevirdim? | Open Subtitles | نادي (آرغوس) مجدداً، كم عدد عروض العضوية التي رفضتها ؟ |
| Bak, önce bana asıldı ve reddettim. | Open Subtitles | لقد توددت إلىّ أولاً وأنا رفضتها |
| - Onu reddettim. | Open Subtitles | ـ أنا رفضتها ـ لماذا؟ |
| Mason 6 ay önce bana amirlik işi teklif etmişti. reddettim. | Open Subtitles | (ماسون) عرضَ عليَّ وظيفةً قبل 6 أشهر، لكنني رفضتها |
| Onu reddettim. Evet. | Open Subtitles | فقط رفضتها , أجل فقط ... |
| - Onu reddettim. | Open Subtitles | - أنا رفضتها |
| Ve ben bunu reddettim. | Open Subtitles | -و رفضتها |
| Sana nadir bulunan kıymetli bir hediye verilmişti ama sen onu reddettin. | Open Subtitles | لقد منحت هبة قيمة ونادرة ولكنك رفضتها |
| Aynı işi sana önermemin nedeni de buydu ama reddettin. | Open Subtitles | ولهذا عرضت عليك الوظيفة، التي رفضتها |
| Sana nadir bulunan kıymetli bir hediye verilmişti ama sen onu reddettin. | Open Subtitles | لقد منحت هبة قيمة ونادرة ولكنك رفضتها |
| Yüksek mahkeme reddetti. | Open Subtitles | محكمة الولاية العليا رفضتها |
| Sigorta şirketi onu reddetti. | Open Subtitles | شركة التأمين رفضتها |
| Rahibe Ludwika onu reddetti. | Open Subtitles | الراهبة "لودفيك" رفضتها |
| Broadway'deki her gazetecinin bildiği gibi, hemen reddettiğim alçakça bir komploydu. | Open Subtitles | "خطة دنيئة يعرف الجميع "أنني رفضتها رفضاً باتاً |
| - Evet. - Büyük ihtimalle onu reddettiğim içindir. | Open Subtitles | نعم من المحتمل لأني رفضتها |
| Ben de onu sana aşık oldu diye geri çevirdim. | Open Subtitles | لقد رفضتها لأنها فعلت ذلك |
| Terfi aldığını duydum. Onu geri çevirdim. | Open Subtitles | أسمع بأنك ترقيت - لقد رفضتها - |