| Bence hastalar kar tanesi gibiler. Hiçbirisi diğerinin aynısı değil. | Open Subtitles | أعتقد أن المرضى مثل رقاقات الثلج لا إثنان متشابهان. |
| Parmakizlerin kar tanesi gibi. | Open Subtitles | بصمات أصابعكَ مثل رقاقات الثلج. |
| Sanırım bu kar tanesi olayı da uydurma. | Open Subtitles | أراهن أن رقاقات الثلج مزيفة أيضاً. |
| Bilirsiniz McLaren'lar aynı kar tanesi gibidirler. | Open Subtitles | أتعلمين أن الـ"مكلارنز" تشبه رقاقات الثلج. |
| kar taneleri yapabilirsiniz. Bu iyi fikir. | Open Subtitles | يمكنك عمل رقاقات الثلج أيضاً هذه فكرة جيدة |
| kar taneleri köhne binaların üzerine diğer kasabalardaki gibi düşüyordu. | Open Subtitles | رقاقات الثلج قد غبّرت المباني القديمة كما لو كانت مثل أيّ بلدة قديمة. |
| Konuşmasını bitirdiğinde, kar taneleri de birden durmuştu. | Open Subtitles | و قد أنهت قصتها و كل رقاقات الثلج قد توقفت عن السقوط، |
| Michel, tabii. kar taneleri. | Open Subtitles | ميشيل, صحيح, حسنا, إذا رقاقات الثلج |