| Pekala, akşam yemeğinden önce 50 eyaleti bulacağıma Bahse girerim. | Open Subtitles | حَسَناً، رَاهنتُ بأنّني يُمْكِنُ أَنْ أُصبحَ كُلّ 50 قبل العشاءِ. |
| Çocukluk korkularının üstesinden gelebileceğime Bahse girerim. | Open Subtitles | رَاهنتُ بأنّني يُمْكِنُ أَنْ أَتغلّبَ علي مخاوف طفولتك |
| Bahse girerim Amerikan bayrağı eski ve kirlidir. | Open Subtitles | رَاهنتُ عَلَمكَ الأمريكي قديمُ وقذرُ حقيقيُ. |
| Bu inatla canının acayip yanacağına Bahse girerim. | Open Subtitles | رَاهنتُ بأنَّ عوداً فوق حمارِكَ تَآْذي مثل الجحيمِ. |
| Buna rağmen, yine Bahse varım ki; neden oradasın onu bile bilmiyorsun. | Open Subtitles | في الحقيقة، رَاهنتُ بأنّك لا تَستطيعُ تخيّلْ لِماذا أنت مستوي فوق هنا. |
| Oh, bunları giydiğinde senin dünyanın en tatlı şeyi olduğuna Bahse girerim. | Open Subtitles | أوه. أوه، رَاهنتُ بأنّك كُنْتَ الشيء اللطيف في ذلك. |
| Bahse girerim boyunu santimi santimine bilebilirim. | Open Subtitles | رَاهنتُ بأنّني يُمْكِنُ أَنْ أَحْزرَ إرتفاعكَ المضبوط. ما؟ |
| Ve Bahse girerim ilk ölen oydu. Vahşi bir cinayet. | Open Subtitles | وأنا رَاهنتُ بأنّها كَانتْ الأول للمَوت. |
| Bahse girerim yaşamadığın bir deneyim biliyorum. | Open Subtitles | رَاهنتُ بأنّني أَعْرفُ شيءَ واحد أنت لَيْسَ لَكَ مجرّبُ. |
| Bahse girerim yedeklerde 10 cüce vardır. | Open Subtitles | رَاهنتُ بأنّني يُمْكِنُ أَنْ مقعدَ، مثل، 10 أقزامِ. |
| Bahse girerim, Eric sıvışmaya çalışıyordur. | Open Subtitles | رَاهنتُ مُحَاوَلَة إيريك للإِنْسِلال خارج. |
| Bahse girerim, örümcek adamın en iyi arkadaşı ben olurdum. | Open Subtitles | رَاهنتُ بأنّني يُمْكِنُ أَنْ a أفضل أصدقاء مَع رجلِ العنكبوتِ. |
| Bunun, babanın seçimiyle ilgisi olmadığına Bahse girerim. | Open Subtitles | رَاهنتُ بان إنتخابَ أبّيكَ لم يكن على علاقة بذلك |
| Anlamayabilirler ama, anlasalardı, Bahse girerim daha iyi hissederlerdi. | Open Subtitles | هم قَدْ لا يَفْهمونَه، لكن إذا هم عَمِلوا، رَاهنتُ بأنّهم يَشْعرونَ أحسن بكثير. |
| Evet, ama Bahse girerim önce yalvarıyordur, yanılıyor muyum? | Open Subtitles | نعم، لَكنِّي رَاهنتُ بالإستجداء أَجيءُ بالمرتبة الأولى عادة، هَلْ أنا محقّ؟ |
| Bahse girerim, o kadar kötü bir şey değildir. | Open Subtitles | حَسناً، أنا رَاهنتُ بأنّه ما كَانَ ذلك السيئِ. |
| Senle, ben, mesai dışında, bir yerde oturup konuşsak Bahse girerim, çok gülerdik. | Open Subtitles | أنت وأنا ني، نَجتمعُ على الشارعِ؟ مُجاز؟ رَاهنتُ بأنّنا عِنْدَنا بَعْض الضحكِ. |
| Bahse girerim diğerleri kadar iyi görünüyor. | Open Subtitles | رَاهنتُ هذا أَبْدوَ في حالة جيّدة ككُلّ الآخرون. |
| Bahse varım beni görmüşsündür. | Open Subtitles | تَعْرفُ ما؟ رَاهنتُ بأنّك رَأيتَني هناك. |
| Bahse varım hizmetçim kendi ülkesinde artık doktorluk yapmayacağına heyecanlanıyordur. | Open Subtitles | رَاهنتُ جاريتَي تُثارُ هي لَيستْ a الطبيب في بلادِها أكثر. |
| Bahse varım ki, orarya hiç çıkmak istemezdin. | Open Subtitles | رَاهنتُ بأنّك لا حتى الحاجة الّتي سَتَكُونُ فوق هنا. |