| Ancak, dostun olarak, belki de anlatmalıyım. | Open Subtitles | على أية حال، كصديقكَ، رُبَّمَا يَجِبُ أَنْ أُخبرَك. |
| belki Freddie'yle konuşsam iyi olacak. | Open Subtitles | حَسناً، رُبَّمَا يَجِبُ أَنْ أَتكلّمَ مع فريدي. |
| belki de o kadar büyük bir kutu almamalıydın böylece dolapta o kadar yer kaplamazdı. | Open Subtitles | حَسناً، رُبَّمَا يَجِبُ أَنْ لا تشترِي مثل هذا الكارتونِ الكبير حتى لا يأخذ مجالاً كبيراً في الثلاجةِ. |
| belki dışarıyı da dekore etmeliyim. | Open Subtitles | . رُبَّمَا يَجِبُ أَنْ أُزيّنَ خارج أيضاً |
| Onu bulamadıysan, belki bir bisikoloğa gitmelisin. | Open Subtitles | إذا لم تَستطعُ إيجاده رُبَّمَا يَجِبُ أَنْ تذهب لأخصائي نفسي |
| belki de gidip bir uzmanla görüşmem gerekiyordur. | Open Subtitles | رُبَّمَا يَجِبُ أَنْ أَذْهبَ لأرى مُحلّلاً |
| belki de sen babacığınla konuşabilirsin. | Open Subtitles | جيّد، رُبَّمَا يَجِبُ أَنْ تَتحدثي إلى والدك |
| Dr. Hart, belki de kulaklarının kirini temizlemek için sana randevu vermeliyim. | Open Subtitles | انظري، دّكتورة هارت رُبَّمَا يَجِبُ أَنْ تحددي موعد معي لتنظفي أذانك من الشمع |
| belki de başka birine daha sormalıyım. | Open Subtitles | رُبَّمَا يَجِبُ أَنْ احصل على رأي آخر. |
| belki polis çağırmalıyız. | Open Subtitles | رُبَّمَا يَجِبُ أَنْ نَستدعى الشرطة |
| belki de gözüme bir kalem sokmalıyım. | Open Subtitles | رُبَّمَا يَجِبُ أَنْ اَضع قلم في عينِي. |
| belki de buraya "Chel Dorado" demeliyiz. | Open Subtitles | "رُبَّمَا يَجِبُ أَنْ يطلقوا على هذا المكانِ "شيل دورادو |
| belki de bir bahis açmalıyız. | Open Subtitles | رُبَّمَا يَجِبُ أَنْ نَبْدأَ برهان |
| belki de bunu sana vermeliyiz. | Open Subtitles | رُبَّمَا يَجِبُ أَنْ يكونَ لك هذا. -لا تُريدُه؟ |
| Bunu yanlış anlama, ama belki, hikaye anlatmayı biraz azaltmalısın. | Open Subtitles | جو * , لا تفهم ذلك خطأ * لكن رُبَّمَا يَجِبُ أَنْ تُقلّلَ مِنْ إخْبار هذه القصّةِ قليلاً |
| belki de kafanı deşip içine bir göz atmalıyım. | Open Subtitles | رُبَّمَا يَجِبُ أَنْ أَفْتحَ رأسك وأرى |
| belki de konuşmalıyız. | Open Subtitles | رُبَّمَا يَجِبُ أَنْ نَتحدّثَ عن ذلك |
| belki de her şeyi bu kadar aceleye getirmemelisin. | Open Subtitles | رُبَّمَا يَجِبُ أَنْ لا تتسرعَ |
| belki de hafif ara gaz vermeliyim. | Open Subtitles | رُبَّمَا يَجِبُ أَنْ أَعطيك دفعه صَغيرة |
| - belki de Brick'i aramalıyız. | Open Subtitles | رُبَّمَا يَجِبُ أَنْ نتصل ببريك |