| - Leonard Wicklow, ortağım. | Open Subtitles | مؤكد ليونارد ويكلو , زميلى - جاك هينزيجر - |
| ortağım olmalı. | Open Subtitles | لابد وان يكون هذا زميلى |
| Bak ahbap, sen burnumu beğenmemiş olabilirsin, ama ben beğenirim. | Open Subtitles | اسمع يا زميلى , قد لا تعجبك أنفى لكنها تعجبنى |
| Günaydın, ahbap. | Open Subtitles | صباح الخير يا زميلى |
| Ben Campbell Thompson. Bu da meslektaşım T.E. Lawrence. | Open Subtitles | انا كامبل تومسون وهذا هو زميلى تر اى لورانس |
| Bi daha Ortağıma karşı beni kışkırtmaya çalışırsanız, canınızı okurum | Open Subtitles | إذا حاولتم أن تجعلونى أنقلب على زميلى |
| Meslektaşımın bazı fotoğraflar vermesi araştırmamızı geciktirir mi? | Open Subtitles | إذا كان زميلى يريد تقديم بعض الصور هل سيؤخر هذا بحثنا؟ |
| Bu da bir zamanlar ortağım olan Komiser Carlson. | Open Subtitles | و هذا زميلى الملازم كارلسون |
| Kay, ortağım. Laura, tanık. | Open Subtitles | كاى زميلى لورا،الشاهدة. |
| Nasılsınız Bay Laramie? Ben memur Walker. Bu da ortağım memur Wilson. | Open Subtitles | -كيف حالك ( لارمير ) أنا ( ديبتى والكر ) 0 و هذا زميلى ( ديبوتى ولسون ) 0 |
| - Jake, bu benim ortağım. | Open Subtitles | هذا زميلى "يا "جايك |
| Bu, benim ortağım Dedektif Çavuş Ridzik. | Open Subtitles | (هذا زميلى التحرّى (ردزيك |
| - ortağım. | Open Subtitles | جو؟ زميلى |
| - Pekala, hadi ahbap. | Open Subtitles | -حسناً, هيا يا زميلى |
| -Kendine iyi bak ahbap! -Teşekkürler. | Open Subtitles | -مهلا عليك, زميلى |
| Hey, hey, buyur bakalım, ahbap. | Open Subtitles | تفضل يا زميلى |
| meslektaşım yalnızca benimle konuşmak istediğini söyledi. | Open Subtitles | لقد اخبرنى زميلى انك تريد التحدث معى فقط |
| meslektaşım adına sizden özür dilerim. | Open Subtitles | أنا يجب أن أعتزر عن تصرفات زميلى |
| Örneğin, sadece bu şekilde yer çekimini dinlemek, iki kara deliğin çarpışması hakkında çok şey söyleyebilir bize. meslektaşım Scott'un üzerine düşünerek uzun zaman harcadığı gibi. | TED | على سبيل المثال، الإستماع إلى الجاذبية -فقط بهذه الطريقة- تسطيع أن تخبرنا الكثير عن تصادم الثقبين الأسودين شيء قضى فيه زميلى سكوت قدراً هائلاً من الوقت يفكر فيه. |
| Ortağıma danışmam lazım. | Open Subtitles | يجب أن أرى هذا مع زميلى |
| Ortağıma danışmam lazım. | Open Subtitles | يجب أن أرى هذا مع زميلى |
| - Meslektaşımın eli ezildi. - Doğru. | Open Subtitles | لقد سُحقت يد زميلى - صحيح - |