Eğer Hector'u tanıyorsam, buradaki tek bakir şey, zeytin yağı. | Open Subtitles | إذا أَعْرفُ هيكتر، عذراء الشيءِ الوحيدةِ دوّرْ هنا زيتُ الزيتون. |
Üzerindeki lekeden parmak izi alabilmişler mi? Hayır ama sentetik motor yağı ve fren balatası kalıntıları içeriyormuş. | Open Subtitles | كلاّ، لكنّهم وجدوا آثار زيتُ محرّكاتٍ وبقايا من زيت فرامل. |
Hayır, o değil, o balık yağı. Onun yanındakini. | Open Subtitles | ليست تلك، هنالك زيتُ سمك الذي بجانبه |
Hindistan cevizi yağı... - Hindistan cevizi! | Open Subtitles | ...زيتُ جوز الهند - .جوزِ الهند - |
- Palm yağı mı? | Open Subtitles | ـ زيتُ نخيل؟ |
- Balık yağı. | Open Subtitles | - زيتُ السمك - |