"سأظل هنا" - Translation from Arabic to Turkish

• burada kalacağım
• burada kalmam
• burada olacağım
• Ben buradayım
• burada duracağım
• burada kalıyorum
• burada kalırım

Evimde sana çakılmasının sebebi benim ve seni korumak için burada kalacağım.
إنه خطئي أنك أصبتَ في شقتي وأنا سأظل هنا لحمايتك

Kardeşim sıfır yerçekiminde açık kalp ameliyatı yaparken ben bütün hayatım boyunca burada kalacağım.
سأظل هنا طوال حياتي بينما اخي يقوم بعمليات القلب المفتوح في إنعدام الجاذبية

Eğer iki gün burada kalmam gerekiyorsa, canlarına okurum onların, ne olursa olsun!
إن كنت سأظل هنا يومين سأعطيهم هذه الــ .. جلطة أو أيا كيفما يسمونها

İnan bana o ördekler gidip gelebilir ama ben sonsuza dek burada olacağım.
صدقيني، قد يذهب البط و يعود لكنني سأظل هنا للأبد

- Ben buradayım, dostum. - Sen geliyor musun?
ـ سأظل هنا يا رجل هل ستأتي معنا؟

- Ben de kameramla burada duracağım.
-أجل، فهمت -وأنا سأظل هنا بجوار الكاميرا

Senin kendi 4 ayağının üzerinde durduğuna emin oluncaya dek ben burada kalıyorum.
سأظل هنا حتى أتأكد من أنك تستطيع الاعتماد على نفسك بشكل كامل

Eğer gerekirse tüm gün burada kalırım
تعرف أنني سأظل هنا طوال اليوم لو اضطررت لذلك

Ben burada kalacağım. Bu mikrofon, bu da payın. Mersi mösyö.
سأظل هنا ها هو المايكروفون و حصتك

Ama Jessup adına leke sürülmediğine emin olmak için burada kalacağım.
لكنني سأظل هنا لأتأكد أن إسم "جيسيب" لن يتلطخ

Sen yalnız git. Ben burada kalacağım.
اذهب أنت وحدك أنا سأظل هنا

Yani başladığımız yer, ve Vizzini gelene kadar burada kalacağım.
و سأظل هنا حتى يأتى فيزينى

Hayır, kimsenin Joe'nin gittiğini fark etmediğine emin olana kadar burada kalacağım.
لا، سأظل هنا وأتأكد بألا يلاحظ "أحدغياب"جو...

Saygısızlık etmek istemem ama, işler bu durumdayken sanırım burada kalmam daha iyi olacak.
مع كل الإحترام يا سيدى مع كل ما يحدث أعتقد أنى سأظل هنا

Öğlen yemeğimi iptal edin bir süre burada olacağım.
ألغي موعد الغداء سأظل هنا لفتره

Ben gelecekte burada olacağım.
سأظل هنا في المستقبل.

Bütün bu olanlar bittiğinde ben yine burada olacağım.
حينما ينتهي كل هذا سأظل هنا

Ben buradayım o zaman.
"الإمتاك" سأظل هنا بالخارج إذن!

Ben buradayım.
سأظل هنا.

Sizinle konuşana kadar burada duracağım!
سأظل هنا حتى تتحدثوا إليَّ

Ne olur ne olmaz diye burada duracağım.
سأظل هنا تحسباً للأمر

Bir yere gitmiyorum, buna alış. burada kalıyorum.
أنا لن أذهب لأى مكان, لذا إعتد على ذلك, سأظل هنا

Ben burada kalıyorum, büyük dalga için hazırım.
سأظل هنا انا انتظر الموجة الكبيرة

Sen git, ben burada kalırım.
إذهب ، سأظل هنا