| Anlaşma yapalım. Yarın gece benimle çıkarsan, yardım etmene izin veririm. | Open Subtitles | سأعقد معكِ اتفاقاً، إذا وعدتِني بالخروج معي غداً، سأدعكِ تساعديني |
| Bak ne diyorum. Küçük bir anlaşma yapalım. | Open Subtitles | سأقول لك ما أريد أن أفعل سأعقد معك إتفاق صغير |
| Seninle bir anlaşma yapalım, eğer kılını kıpırdatmazsan ben de senin beynini uçurmam. | Open Subtitles | سأعقد معك صفقة: إذاً لم تحرّك ساكناً.. لن أفجّر رأسك |
| Pazarlık yapacağım, Arjen. Ya da Nazi Arian mı? | Open Subtitles | انا سأعقد معك صفقه ، ارجن ام اقول الهندي الاوروبي |
| Saat 4'e kadar zamanın var, ondan sonra basın toplantısı yapacağım ve sen de orada olacaksın. | Open Subtitles | حسناً، لديك حتى الرابعة ثم سأعقد مؤتمراً صحفياً وستكون موجوداً |
| Seninle bir anlaşma yapalım, eğer kılını kıpırdatmazsan ben de senin beynini uçurmam. | Open Subtitles | سأعقد معك صفقة: إذاً لم تحرّك ساكناً.. لن أفجّر رأسك |
| Bak bir anlaşma yapalım gerçeği söylemeye başlarsan....ben de sana yardım ederim | Open Subtitles | سأعقد معك صفقه اذا قلت الصدق من الآن و صاعدا لن أخبر أمك عن مشكلتك الأخيرة حقا |
| Kapılar çalmak içindir. Seninle bir anlaşma yapalım. Sen okulda müdürün kızı gibi davranmaya başladığın zaman ben kapı çalmaya başlarım. | Open Subtitles | سأعقد معكِ إتفاق، سوف أبدأ فى القرع عندما تبدأين فى التعامل كإبنة المديرة فى المدرسة. |
| Seninle bir anlaşma yapalım. | Open Subtitles | ,سأعقد أتفاقاً معك أذا بقيتَ في المنزل اليوم |
| Tamam bir anlaşma yapalım, telefon konuşmamı bitirmek için bana 10 dakika ver bende seni dondurma almak için dışarı çıkarayım. | Open Subtitles | حسناً سأعقد إتفاق معك أعطيني عشر دقائق لكي أنهي مكالمتي |
| Johnson, madem çok acelen var seninle bir anlaşma yapalım. | Open Subtitles | جونسون)، إن كنت في عجلة من أمرك) سأعقد معك اتفاقاً |
| Kıçını tekmelemeden önce seninle bir anlaşma yapalım. | Open Subtitles | قبل أن أركل مؤخرتك، سأعقد معك اتفاق. |
| Kıçını tekmelemeden önce seninle bir anlaşma yapalım. | Open Subtitles | قبل أن أركل مؤخرتك، سأعقد معك اتفاق. |
| Hum. Dinle, bir pazarlık yapalım. | Open Subtitles | أجل، حسنٌ، سأعقد إتّفاقاً معك. |
| Bir anlaşma yapalım. Neden onu alıp gitmiyorsun? | Open Subtitles | سأعقد معك صفقة لمَ لا تأخذها وحسب؟ |
| Bir anlaşma yapalım. | Open Subtitles | سأعقد معك صفقة، ايها الرجل العجيب. |
| Beni bu durumla itham etmeyin. Anlaşma yapacağım. | Open Subtitles | لا يجب أن تعاملاني بصرامة، سأعقد صفقة معكما. |
| Öldürmeliyim, ama onun yerine seninle bir anlaşma yapacağım. | Open Subtitles | ينبغي علي , لكن أنا سأعقد معك أتفاقا عوضا عن ذلك. |
| Tamam, anlaşma yapacağım. Kardeşime yardım etmek için ne olursa yaparım. | Open Subtitles | طبعاً، سأعقد صفقة سأفعل كلّ ما يلزم لمساعدة شقيقتي |
| Beni duyabildiğinizi biliyorum. Benim en sevdiğim yeni hastam olduğunuz için sizinle bir anlaşma yapacağım. | Open Subtitles | أعلم أنه يمكنك سماعي، بما أنّك المريض الجديد المفضل لديّ سأعقد معك صفقة. |
| Bak, sana bir teklifim var. Seninle küçük bir bahse gireceğim. | Open Subtitles | سأخبرك بشئ سأعقد معك رهاناً صغيراً |