"سأعلمه" - Translation from Arabic to Turkish

• öğreteceğim
• ileteceğim
• iletirim
• söylerim
• söyleyeceğim
• öğretirim

Ona ata binmeyi, güreşmeyi, ok atmayı öğreteceğim.
سأعلمه ركوب الخيل والمصارعة ورمى الأسهم.

Yarın kendimi Odie'ye affettireceğim. Ona klozetten su içmeyi öğreteceğim.
سوف أعوض أوودي عن هذا غداً سأعلمه كيف يشرب من الحمّام

- Evet, generalim, kendisine ileteceğim.
- نعم، سأفعل يا جنرال، سأعلمه باﻷمر.

Sağ olun efendim. Ona bunu iletirim.
شكراً لك يا سيدي، سأعلمه أنك قلت هذا

Şu anda uyuyor. Ama geldiğini ona söylerim.
إنه نائم الآن ولكني سأعلمه بأنك جئت للزيارة

Adam Noshimuri'yi ziyaret edeceğimizi söyleyeceğim.
أتصل بداني سأعلمه بالأمر سنزور آدم نوشموري

Dostum, herkes bu çocuğu severdi. Ona benim numaramı ver. Bazı şeyler öğretirim ona.
يا للعجب ، الجميع يحب هذا الرجل ، اعطه رقمي سأعلمه بعض الأمور ، أمور يمكنه استعمالها

Ben ona gerçek satrancı öğreteceğim, Kolombiya versiyonunu değil.
سأعلمه الشطرنج على أصولها و ليس النسخة الكولمبية

Ona misafirleri için lazanya pişirmeyi öğreteceğim.
أنا فقط سأعلمه كيف يحضر "لازانيا" لحفل عشاء.

Şimdi öğreteceğim.
لذا سأعلمه الآن

Kılıçla dövüşmeyi de öğreteceğim.
سأعلمه القتال بالسيف.

Bir savaşçı gibi savaşmasını öğreteceğim.
سأعلمه القتال كمحارب.

Priscilla, eğer onu istiyorsan, istediği kadar kılıç kullanmayı öğreteceğim.
سأعلمه إستخدام السيف كما يريد

Güzel. Söylediklerinizi ona ileteceğim.
حسناً, سأعلمه بذلك

Detayları kısaca ileteceğim.
سأعلمه بالتفاصيل فوراً

Bakın Bay Griffin burada değil ama isminizi bırakırsanız geldiğinde kendisine iletirim.
سأعلمه بأنك مررت حسناً.

Ona iletirim.
- سأعلمه بذلك

Fahişesinin, müşterilerin eşyalarını çaldıklarını söylerim.
سأعلمه بأن عاهرته تحب أن تسرق من زبائنها.

Özür dilerim, Bay Schuuster bugün ofise gelemeyecek, ama numaranızı bırakırsanız, uğradığınızı memnuniyetle söylerim.
أنا آسفة, فالسيد "شيستسر" لم يأتي لمكتبه بعد إذا وَدِدّتُ ترك رقم هاتفك سأعلمه بحضورك

Romantik şeylerden uzak duracağım ve ona her şey böyleyken mutlu olduğumu söyleyeceğim belli edeceğim yani...
سأتجنب كل المواقف الرومانسية وثم سأعلمه بحبي له بعلاقتنا الحالية

Will'in nerede olduğunu biliyorum. Ona yolumdan çekilmesini söyleyeceğim.
أعلم أين ويل سأعلمه وأنا خارج

Eğer yaparsan, ben de ona dikiş, örgü ve boncuk dikmeyi öğretirim.
لو فعلت سأعلمه الحياكة والشك والخرز