| Parti 20:00'de, Venable Plaza'da. Ailenin yanında olacağım. | Open Subtitles | الحفلة في الساعة الثامنة , في بنيفابل بلازا سأكون مع العائلة |
| Üsse plan uygulanmaya başlandığında ben kameramanımın yanında olacağım. | Open Subtitles | عندما تحط الطائرة في القاعدة سأكون مع مصوري |
| Albay Blake'le olacağım. | Open Subtitles | سأكون مع كولونيل بليك. |
| Bil ki uzun bir süre de Molly'le olacağım. | Open Subtitles | و فقط لتعرف, سأكون مع (مولي) لفترة طويلة |
| Sonra Zack, ben Melanie ile olacağım, sen de lzzie ile olursun dedi. | Open Subtitles | وزاك سأل ديلان أن يحضر وقد قال نعم وزاك قال أنا سأكون مع ميلاني وأنت مع ديلان |
| tanrıyla ve isayla birlikte olacağımı biliyorum. | Open Subtitles | أعلم انى سأكون مع الله سأكون مع المسيح |
| Beyaz Saray sırasında olacağım. | Open Subtitles | سأكون مع البيت الأبيض. |
| Komutanın yanında olacağım. | Open Subtitles | سأكون مع القائد |
| Kabine üyelerinin yanında olacağım efendim. | Open Subtitles | سأكون مع مجلس الوزراء يا سيدي |
| Bana ihtiyaç olursa Christopher'ın yanında olacağım. | Open Subtitles | سأكون مع (كريستوفر) إذا احتاجني أحد |
| Ben Müdür Pratt'in yanında olacağım. | Open Subtitles | (سأكون مع الأب (برات |
| İyi bir hayat yaşadım. Yakında John Francis'le olacağım. | Open Subtitles | (قريباً سأكون مع (جون فرانسيس |
| Hayır, PFLAG square dansından sonra Amy ile olacağım. | Open Subtitles | سأكون مع آيمي فيما بعد PFLAG" في مربع الرقص |
| Gidiyor olmam yeniden Shayera ile olacağım demektir. | Open Subtitles | ووفاتي تعني، أني سأكون مع (شيارا) مجدداً |
| Bu gece Laurie ile olacağım | Open Subtitles | " الليلة سأكون مع لوري " |
| "Böyle biriyle birlikte olacağımı hiç sanmıyordum." diyor. | Open Subtitles | "حسناً، لم أفكر ابدًا بأنني سأكون مع شخص مثل هذا" |
| Beyaz Saray sırasında olacağım. | Open Subtitles | سأكون مع البيت الأبيض. |