"ساحتنا" - Translation from Arabic to Turkish

    • bahçemizde
        
    • bahçeye
        
    • bahçende
        
    • Bahçemize
        
    • ön avlumuzu
        
    Her nedense ordu bizim bahçemizde, Bay Mansley. Open Subtitles لسبب ما الجيش في ساحتنا الأمامية . سيد مانزلي
    bahçemizde kahrolası bir hendek inşa etmeyeceğiz. Open Subtitles نحن لا نبني نحن لا نبني خندقا مائيا في ساحتنا.
    Arka bahçemizde bile olsan dikkatli olman gerek. Open Subtitles يجب أن تكون حذراً , حتى في ساحتنا الخلفية
    Alvin, arka bahçeye rampa kurması için birini mi tuttun? Open Subtitles ألفين، هل استئجرت شخص لبناء منصة قفز في ساحتنا الخلفيه؟
    Şimdi Los Angeles'teki artist arkadaşlarını arayacağım ve arka bahçende neler olduğunu onlara anlatacağım. Open Subtitles سأتصل باصدقائي في لوس انجلس وأخبرهم ان كل هذا حدث في ساحتنا الخلفية
    Bahçemize girince, dışarı çıkar ve onlara bağırırdı. Open Subtitles إذا جاؤوا ساحتنا كان سيخرج هناك ويصرخ عليهم
    Böyle büyük bir fakirlik ve utanç içerisinde yaşamaktansa ...harakiri yaparak onurlu bir şekilde ölmeyi diliyor ve ön avlumuzu kullanmak için iznimizi istiyor. Open Subtitles بدلاً من عيش حياة الفقر والخزى "تمنى الموت بشرف عن طريق "هراكيرى ويطلب الإذن بأستخدام ساحتنا
    Üç yaşımdan beri arka bahçemizde. Open Subtitles لقد كانت في ساحتنا الخلفية منذ كان لدي 3 سنوات
    Arka bahçemizde ulusal bir haber ve biz neredeyiz? Open Subtitles قصة على مستوى الامة في ساحتنا الخلفية , أين كنا عنها؟ ؟
    Bu insanların hiçbir kaçışı yoktu. Böyle zor bir konuyu ele alırken kölelik, seks köleliği dahil, bizim kendi arka bahçemizde de olduğunu vurgulamamız lazım. TED لا يوجد مهرب لأولئك الأشخاص على الإطلاق، و بما أننا تناولنا موضوعا صعبا كهذا، من المهم أن أنبه إلى أن العبودية، بالإضافة إلى تجارة الرقيق الجنسي، تحدث في ساحتنا الخلفية كذلك.
    Arka bahçemizde zincirli bir tel örgü var. Open Subtitles لقد وضعنا سياج معدني في ساحتنا الخلفية
    Arka bahçemizde zincirli bir tel örgü var. Open Subtitles لقد حصلنا على سياج معدنيّ في ساحتنا الخلفيّة .
    Ben de bundan bahsediyorum, bebeğim, sen, ben, Ollie, bahçemizde ineklerle... Open Subtitles هذا ما أتحدث عنه الطفل.. أنتِ, أنا, (أولي) نرتاح في ساحتنا
    bahçemizde enkaz kalıntıları vardı. Open Subtitles لدينا أنقاض في ساحتنا
    Elinde boombox'ı, bahçeye çıkmıştı. Open Subtitles واحد كبير اذن هو بالخارج في ساحتنا الخلفية و هو لديه صندوق موسيقي
    Topunuz yine bizim bahçeye kaçtı. Open Subtitles كرتكم دخلت إلى ساحتنا مجدداً.
    Onurlu bir şekilde intihar etmek için ön avlumuzu kullanma isteğinde bulunmuştu. Open Subtitles طلب أستخدام ساحتنا ليقتل نفسه بشرف

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more