| Sana söyleme fırsatını bulamadığım bir şey var... seni affettim. | Open Subtitles | هناك شيء لم اجد ابدا فرصه لأقوله لك انا سامحتك |
| Ve eğer sana seni affettiğimi söylemediysem bil ki affettim. | Open Subtitles | و اذا كنت لم اخبرك أني قد سامحتك فلقد سامحتك |
| Herkes hata yapar. Affedildin. | Open Subtitles | لا اخد معصوم من الخطأ لقد سامحتك |
| Korkma! Seni asla azarlamayacağım ve zarar vermeyeceğim. seni affediyorum. | Open Subtitles | لا تشعر بالخوف فلن, أوبخك أو أؤذيك مرة أخرى فلقد سامحتك |
| Yüzyılın dönümünde seni affettiğim zaman arayacağım. Tamam mı? | Open Subtitles | سأتصل بك في نهاية الفرن عندما اكون قد سامحتك |
| Bu yüzden bir kere daha soruyorum, Beyefendi eşininiz sadakatsizliğinizi affetti mi? | Open Subtitles | لذا أسألك مرة اخرى ياسيدي هل سامحتك زوجتك على خيانتك ؟ |
| Neyse, iyi bir atış yaptığım için sizi bağışlıyorum. | Open Subtitles | على أية حال , لقد سامحتك لأنها كانت ضربة موفقة |
| Ve hepsini affettim. | Open Subtitles | , لكن الأن بما أن كوزكو قد مات . فقد سامحتك على كل شىء |
| Ben seni affettim, çünkü içimde bir yerlerde, | Open Subtitles | أعني، سامحتك لأنني قلت أن هناك احتمال بسيط |
| Kollarına atlamamı ve ve "her şeyi affettim" dememi mi istiyorsun? | Open Subtitles | وتريدني أن أقع بين يديك وأقول لقد سامحتك كلياً؟ |
| Beni yanlışlıkla suçlamanı ve bir silahla göz dağı vermeye çalışmanı affettim. | Open Subtitles | تعلمين، أنني سامحتك لانك اتهمتني خطئا ومحاولة إرهابي بسلاح ناري |
| Seni affettim, küçük kardeşim... seni affettim. | Open Subtitles | أنا سامحتك قليلا يأخي أنا سامحتك |
| Özür dilemeye çalışıyorsan, tamam. Affedildin. | Open Subtitles | إن كنت تحاولين الاعتذار جيد، لقد سامحتك |
| -Haydi' lütfen beni affet. -Tamam' Affedildin. | Open Subtitles | ارجوكي سامحيني حسنا قد سامحتك |
| Affedildin... on defa. | Open Subtitles | لقد سامحتك.. عشرة مرات أخرى |
| O gece söylediklerin için seni affediyorum. | Open Subtitles | لقد سامحتك فى نفس اللحظة التى قلتها فيها |
| hayır, sorun değil, artık senin listen değil... seni affediyorum. | Open Subtitles | لا لا بأس بذلك من الأن فصاعدا هذه اللإئحة لا تخصك لقد سامحتك ماذا؟ |
| Bu bizim yapacağımız anlamına gelmiyor, hatta seni affettiğim anlamına da gelmiyor. | Open Subtitles | ليس بطريقة اننا سوف نقيم علاقة او حتى بطريقة انني سامحتك |
| Annen şu ana kadar yaptığın her şeyi affetti. | Open Subtitles | أمك سامحتك على كل مافعلته حتى تلك اللحظة |
| Ama seni bağışlıyorum | Open Subtitles | -لكنني سامحتك مثل الأغنية تماماً |
| Ama bana mutlu olduğunu söyle, ben de sana seni affettiğimi. | Open Subtitles | ولكن أخبرنى أنك سعيد وسأخبرك أننى سامحتك |
| Hepsi affedildi. | Open Subtitles | . لقد سامحتك على كل شىء |
| Zaten affetmiştim! | Open Subtitles | لقد سامحتك بالفعل |