| Bundan ne alacaksın? Kahrolası buluculuk payı mı? | Open Subtitles | وماذا ستحصلين عليه بعد ذلك ستأخذين حصتك منهم |
| Senin bundan çıkarın nedir? İhbar tazminatı mı alacaksın? | Open Subtitles | وماذا ستحصلين عليه بعد ذلك ستأخذين حصتك منهم |
| İçimden bir his, yakında elması alıp çöplüğü bırakacağını söylüyor. | Open Subtitles | وأنا أشعر بذلك يوماً ما قريباً أنت ستأخذين تلك الماسه وتتركينه في ظروف صعبه |
| Sana parmağımı veriyorum, kolumu alıyorsun! - Tamam. | Open Subtitles | إذا أعطيتكِ إنشا ستأخذين الشارع بأكمله حسنا |
| Polisin silahını al ve asla kimsenin bulamayacağı bir yere koy. | Open Subtitles | ستأخذين مسدس الشرطي وتُخفينه بمكان لا يجده أحدّ قطّ |
| Onu da yanında mı götürüyorsun? | Open Subtitles | ستأخذين هذا معكِ؟ عندما يتجاوز الزبائن حدودهم |
| İçeri gelebilir miyim yoksa gene silahımı alacak mısın? | Open Subtitles | هل أستطيع الدخول أم ستأخذين سلاحي مجددا ؟ |
| O iyi giderse, bir tane daha alırsın. Sonra sürekli gitmeye başlarsın. | Open Subtitles | ربما لو مضى الأمر جيداً، ستأخذين درس آخر أو تسجلين بوقت كامل |
| Bunca şeyden sonra söylediklerimi ciddiye alacağını düşünmüştüm. | Open Subtitles | ظنتت انه بعد حدوث كل ذلك كنت ستأخذين ماسوف اقوله بشكل جدي |
| Hayır. Sen parayı alıp kız arkadaşına götüreceksin. | Open Subtitles | لا ، أنتِ ستأخذين المال الى صديقته وإذا لم تحصل عليه قبل الغد |
| Rahatla. Karides kokteyli ve ıstakoz alacaksın. | Open Subtitles | استرخي ستأخذين خليط الروبيان و سرطان الأعشاب البحري |
| Ellerini mi yıkayacaksın yoksa duş mu alacaksın? | Open Subtitles | اتسائل هل ستغسلين يديك فقط أم ستأخذين حماماً كاملاً؟ |
| Buradaki hastaları acil servise götürüp hastaneye bulaştırma etme riskini alacaksın. | Open Subtitles | ستأخذين المرضى الى غرفة الطوارئ في المشفى و تخاطرين بإنتشار عدوى هناك |
| Sen kamyonu alacaksın. Ben minivanı alacağım. | Open Subtitles | أنت ستأخذين الشاحنة و أنا سأقود السّيارة |
| Yani paraları alıp gideceksin, ...ama enayilere mal bırakmayacaksın? | Open Subtitles | إذاً كنت ستأخذين المال و تتركين لا شيء للحمقى ؟ |
| Müthiş bir şey. Aerobikçi tarafından uydurulan bir kadından tıbbi tavsiye mi alıyorsun? | Open Subtitles | ستأخذين النصائح من المرأة التي اخترعت جهاز تنحيف الفخذين؟ |
| - Kuzenimi benden al. - Durun, durun, durun. | Open Subtitles | - ستأخذين أبن عمي مني مهلاً مهلاً , توقفا فحسب |
| Kimliğini bırakıyorsun, anahtarları alıp, gayeni arabaya götürüyorsun. | Open Subtitles | ستتركين الهوية و ستأخذين المفاتيح ثم تسيرين مع الهدف إلى السيارة. |
| Bu iş biraz zaman alacak, Peyton. | Open Subtitles | ستأخذين بعض الوقت لتشفي من ذلك |
| İsyanda yaşadıkların sonra, bir gün izin alırsın sanıyordum. | Open Subtitles | بعد ما مررتي به في الشغب ظننتك ستأخذين أجازة |
| Bana "Konuşma yaparken, en son iki soru daha alacağını söyledin. | TED | قالت " حسنا، كنت تلقين هذه المحاضرة، وقلت انك ستأخذين سؤالين اضافيين. |
| Ne olursa olsun hediyeleri ona götüreceksin | Open Subtitles | بالتأكيد على أية حال ستأخذين الهدايا لها |
| Büyümüş olanları alıyorsunuz çünkü vicdanınız var. | Open Subtitles | الجراء الجديدة من متجر بيع الجراء ستأخذين الكبار منها لأن لدّيكِ ضمير |
| Köşeni kişiselleştireceksin. Kendi dolabından kıyafetler kullanacaksın bunun gibi mesela. | Open Subtitles | ستكتبين عمودكِ بشكلٍ شخصي ستأخذين قِطعاً من خزانتكِ الخاصة |
| Aradan sonra havaalanına gideceksin | Open Subtitles | بعد الفاصل ستأخذين سيارة اجرة وستذهبين للمطار |
| Bunun mahkemeye taşınmasına izin vereceğini sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أنكِ ستأخذين هذا إلى المحكمة |
| Bir saniye, Joe'yu götürüyorsan... | Open Subtitles | (لحظة , إن كنتِ ستأخذين (جو |