| Stamper'a İnternet'ten başka bir mekan aratıyorum. | Open Subtitles | ستامبر على الهاتف يحاول أن يجد مكاناً آخر. |
| Ertesi gün Bay Stamper Pekin'e uçtu. | Open Subtitles | في اليوم التالي السيد ستامبر سافر إلى بكين. |
| Douglas Stamper sana Lucas Goodwin'e komplo kurmanı söyledi mi? | Open Subtitles | هل جعلك دوغلاس ستامبر تنصب كمين لـ لوكاس غودووين؟ |
| Ama buranın adı "Harry Stamper Oil", ve burada benim emirlerime uyulur. | Open Subtitles | لكن طالما يدعى " بترول هارى ستامبر" , لن تعصى أوامرى |
| Ben Harry Stamper. Eğer Bear'ı görürseniz onu aradığımı söyleyin. | Open Subtitles | "انه "هارى ستامبر" , اذا رأيتى "بير أخبريه أن "هارى" يبحث عنه |
| Yoksa Geri kafalı Harry Stamper'in, kendi kendine halledemeyeceği bir iş mi çıktı? | Open Subtitles | "هارى ستامبر" لا يستطيع أنجازها بنفسة ويحتاج إلى مساعدتى |
| - Stamper, saat çok geç. - İki şey var patron. | Open Subtitles | ستامبر"، إنه منتصف الليل"- ..شيئان يا رئيس- |
| Eğer Stamper da orada bulunmuşsa işin ucu yalnızca kayıp bir sabıka dosyasından çok daha derinlere dayanır. | Open Subtitles | إن كان "ستامبر" هناك بنفسه فالأمر أعمق من مجرد ملف اعتقال مفقود |
| Sadece getir götür işleri yapan bir çocuk da olsanız sizi sevdim Bay Stamper. | Open Subtitles | أنت تعجبني سيد "ستامبر" حتى لو أنك مأمور فقط |
| Araştırmalarımız Douglas Stamper'dan çok daha ileride. | Open Subtitles | تحقيقنا أكبر من دوغلاس ستامبر. |
| Bak, bu Stamper'ın kusuruna bakma, tamam mı? | Open Subtitles | إسمع ، لا تنزعج من الزميل "ستامبر" ، إتفقنا ؟ |
| Stamper, elçilik hayatının en iyi yanı ne söyle bana. | Open Subtitles | "ستامبر" أخبرني عن أفضل شيء بشأن العيش في السفارة |
| Zaman bulamazsanız da sorun değil. Tekrar teşekkürler Bay Stamper. | Open Subtitles | لا مانع، إذا لم تقدر شكراً مجدداً يا سيد (ستامبر) |
| Her zaman Doug Stamper'a ayıracak birkaç dakikam vardır. | Open Subtitles | أنا دائماً متفرغ لبضع دقائق لـ"دوغ ستامبر" |
| Doug Stamper ile hükûmetin geri kalanını da idari imtiyazın ardına saklanmamaya çağırıyorum. | Open Subtitles | أطلب من (دوغ ستامبر) وبقية الإدارة أن يتوقفوا عن الاختباء وراء الامتياز التنفيذي |
| Stamper'dan Hamburg'a. Birinci aşama sürüyor. | Open Subtitles | من (ستامبر) إلى (هامبورغ) جارى إنجاز المرحلة الأولى |
| Bay Stamper. Başlıklarla oynayıp duruyorum. | Open Subtitles | سيد (ستامبر)، إننى أستمتع بعناوينى الرئيسية |
| Seni Bay Stamper'in becerikli ellerine ve oyuncaklarına bırakıyorum. | Open Subtitles | سأدعكما فى يد السيد (ستامبر) الكفؤ و ألعابه |
| Bay Stamper, ölen Doktor Kaufman'ın öğrencisidir. | Open Subtitles | سيد (ستامبر) تلميذ الراحل الدكتور (كوفمان) |
| Kız oradaysa, Bond da oradadır. Bul onları Stamper. | Open Subtitles | إذا كانت هى موجودة فإن (بوند) موجود، (ستامبر) أعثر عليهما |