| Biraz anlayışın ne kadar ileri gidebileceğine şaşıracaksın. | Open Subtitles | غداً، بدلاً من مشاجرة ذلك الولد، تكلم معه ستتفاجئ مما يمكن للتفاهم أن يحرزه |
| Bu geceden sonra şaşıracaksın. | Open Subtitles | . بعد هذه اللّيلة ستتفاجئ . الآن ، حان وقت العمل |
| Bu ünvanı kazanmanın ne kadar kolay olduğunu görünce şaşıracaksın. | Open Subtitles | أعتقد أنك ستتفاجئ كم من السهل كسب هذا التكليف |
| Yuvamı parçalamaya başlarsan molozların arasından emekleyerek çıkan şeye şaşırabilirsin. | Open Subtitles | إبداً بتمزيق منزلي, ربما ستتفاجئ بما سيخرج زاحفاً من الأنقاض. |
| Bir denersen neler hatırladığını gördüğünde şaşırabilirsin. | Open Subtitles | أظن انك ستتفاجئ بمقدار ما قد تتذكره ان حاولت |
| Hayır, ama... sevgililerini görsen şaşırırdın. | Open Subtitles | لا، لكن.. أنت ستتفاجئ حين تعرف هوية البناتِ اللواتي يعاشرهم |
| Ama ne kadar çabuk alışacağına Şaşırırsın. | Open Subtitles | ولكن ستتفاجئ كيف ستعتاد على الوضع بسرعة. |
| Eğer ona bir şans verirsen neler yaptığını gördüğünde şaşıracaksın. | Open Subtitles | ستتفاجئ بما يمكنه فعله إن أعطيته فرصة |
| Tatlım, en iyi okulların nasıl hemen kapıldığını görünce şaşıracaksın. | Open Subtitles | ستتفاجئ كيف تمتلئ المدارس الجيدة بسرعة |
| Öyleyse dene bir kez, şaşıracaksın. | Open Subtitles | إذاً , جربها لمرة ستتفاجئ |
| şaşıracaksın ama, aşık oldum! | Open Subtitles | ! ستتفاجئ إنني واقعة بالحب |
| Bu sana pek de iyi bir gün gibi gelmeyebilir ama şaşırabilirsin. | Open Subtitles | يبدو أن هذا ليس يوم حظك ستتفاجئ |
| Üşüyen bir adamın bir battaniye için neler yapabileceğini bilsen şaşırırdın. | Open Subtitles | ستتفاجئ إذا علمت مالذي يمكن أن يفعله رجل في ذلك البرد مقابل بطانية |
| Bazı insanların bu şeylere ne kadar ödediğini bilsen Şaşırırsın. | Open Subtitles | ستتفاجئ كم أن هناك الكثيرين مستعدين لدفع مبالغ طائلة للحصول عليه |