"ستحارب" - Translation from Arabic to Turkish

• savaşacaksın
• savaşacak
• savaştınız
• savaşacaksınız

Sen sadece bir polis memuru olduğun için savaşacaksın. Senin görevin zanlıyı yakalayıp adalete teslim etmek.
أنت ستحارب فقط لأنّك ضابط شرطة، واجبكَ فقط هو إعتقال المُجرم و تسليمهِ للقانون.

Bu İngiliz filistinlileriyle savaşacaksın. Ve kazanacaksın!
ستحارب هؤلاء الانكليز المحافظون

Ülke için mi yoksa Raghavan için mi savaşacaksın?
ستحارب لهذا الوطن أم لراجهافان ؟

Şu bir gerçek ki, ticari menfaatler her zaman halka açık yerlere karşı savaşacak.
كما تعلمون، هذا صحيح، المصالح التجارية ستحارب دومًا ضد الأماكن العامة.

Sana her çeşit enfeksiyonla savaşacak değişik ilaçlar veriyoruz.
لقد أعطيناك أدوية متنوعة و التي ستحارب كل أنواع العدوي

Devler gibiydiniz. Bugün nasıl savaşacaksınız?
،كنت أشبه بالعملاق كيف ستحارب اليوم؟

Gemime gel. Orada savaşacaksın.
تعال على متنِ سفينتي هناك حيثُ ستحارب

Polislerle lazımlığın ile mi savaşacaksın?
هل كنت ستحارب الشرطة بنونية سريرك؟

Orduyla mı savaşacaksın?
هل ستحارب جيشاً لعيناً؟

Tüm şehirle mi savaşacaksın?
هل ستحارب البلدة كلها؟

Yani, bu andan itibaren, savaşacaksın.
لذا من الاّن , ستحارب

İnancını kafirlere ve döneklere karşı savunmak için savaşacak mısın?
هل ستحارب للدفاع عن إيمانك ضدّ الهراطقة والمرتدّين؟

Robert Koch bir zamanlar şöyle demiş, "İnsanlık bir gün, gürültüyle de, kolera ve veba gibi, inatla savaşacak."
قال "روبرت كوخ" ذات مرة، "يوماً ما، ستحارب البشرية الضوضاء بضراوة مثل الكوليرا والآفات."

Jaffa Tok'ra ile omuz omuza savaşacak.
ستحارب الجافا جنباً إلى جنب مع التوكرا

Bizim yanımızda mı savaşacaksınız yoksa yabancı barbarlar ve hadımların yanında mı?
هل ستحارب معنا أم مع الهمج الأجانب ؟

Eğer savaş çıkartacaksanız bana karşı savaşacaksınız.
فإنّك ستحارب ضدّي.

savaşacaksınız.
ستحارب.