| Ama bu bile sizin için değerli bir bilgidir. Bir sonraki destekçi görüşmesinde daha etkili olmanıza yardımcı olacak bir bilgidir. | TED | ولكن هذه المعلومات ستكون قيّمة لك والتي ستساعدك على أن تكون محادثتك القادمة مع راعٍ ستكون أكثر تأثيرًا. |
| Bu bir ceza değil. Büyümene yardımcı olacak bir okul. | Open Subtitles | هذا ليس عقاباً، انها مدرسة ستساعدك على النضج |
| Görünüşe göre büyük bir stres ve gerginlik altındasın o da kendini bir kaç şekilde gösterebilir ama bunlar rahatlamana ve gece uyumana yardımcı olacak. | Open Subtitles | من الواضح أنك تحت الكثير مِنْ الإجهاد والقلق في بعض الأحيان يمكن أن يُعبر عن ذاته بمجموعة متنوعة من الطرق ولكن هذه ستساعدك على الإسترخاء |
| Elimde Deeds'in şehirden uzaklaşmasını sağlayacak bilgiler var. İlgileniyor musun? | Open Subtitles | ولدى معلومات ستساعدك على إخراج ديدز من المدينة هل أنت مهتم؟ |
| Bilgi, istediğinin ne olduğuna karar vermeni sağlayacak, ama asıl işin ne istediğine karar verip, ona odaklanmak, ve ona odaklanarak onu kendine doğru çekmek yaratımın süreci budur. | Open Subtitles | المعلومات التي ستساعدك على تقرير ما تريده لكن عملك الحقيقي هو أن تقرر ما تريده وثم تركـّز عليه |
| Size beş tavsiyemiz var ki bunlar durumu daha etkili kılmanıza yardım edecek. | TED | لدينا خمس نصائح لك ستساعدك على الاستفادة من هذا بأكبر قدر ممكن. |
| Sana verdiğim ilaç uyumana yardım edecek. | Open Subtitles | الجرعه التى أعطيتها لكِ ستساعدك على النوم |
| Sana sıcak su şişesi getireyim. Uyumana yardımcı olur. | Open Subtitles | سأحضر لك زجاجة ماء ساخن ستساعدك على النوم |
| Buhar odasında bir kaç dakika geçir. Rahatlamana yardım edecektir. - Evet... | Open Subtitles | . إقضِ بضعة دقائق في غرفة البخار . إنها ستساعدك على الاسترخاء |
| Bu iğne başında saç çıkmasına yardımcı olacak. | Open Subtitles | الآن، هذه الإبرة ستساعدك على إنماء الشعر على رأسك |
| ... İnanılmaz bir makine Kilo vermenize yardımcı olacak kilolulara, fazlası olanlara en iyi aerobic hareketlerini yapmada yardımcı olacak. | Open Subtitles | "إنها آلة رائعة .." "ستساعدك على تخفيف وزنك.." "وتخسر الوزن الزائد" |
| Burada dua edip zihnini boşaltman, iç huzurunu sağlamana yardımcı olacak. | Open Subtitles | إبقى هنا وصلي، ستساعدك على أن تهدىء. |
| Doktorun talimatı. Rahatlamana yardımcı olacak. | Open Subtitles | أوامر الطبيب, ستساعدك على الإسترخاء |
| Bu da büyücülüğü öğrenmene yardımcı olacak. | Open Subtitles | و هذه ستساعدك على فهم الشعوذة |
| Seni yaralayan şeyin ötesini görmeni sağlayacak. | Open Subtitles | ستساعدك على رؤية الحقيقة وراء ما يعطلك في حياتك |
| Kariyerinde yükselmeni sağlayacak gerçek istihbaratlar seni muhbirim yapmanın beni de kariyerimde yükselteceği gibi. | Open Subtitles | معلومات حقيقية ستساعدك على الارتقاء في حياتك المهنية تماما حينما أجندك سيساعد على إعلاء مسيرتي المهنية |
| Büyükannen toparlanmana yardım edecek. Öğle değil mi büyükanne? | Open Subtitles | جدتك ستساعدك على حزم أغراضك ألستِ كذلك أيتها الجده؟ |
| Al, bunlar uyumana yardım edecek. Hayır, hayır, işe yaramıyorlar.. | Open Subtitles | هذه الأقراص ستساعدك على النوم- كلا ، ليس لها فائدة - |
| Bir içkiye ne dersin? Uyumuna yardımcı olur. | Open Subtitles | ماذا عن جرعة من شيء ما ستساعدك على النوم |
| Eve yakın bir okulda olacağını düşünürse çantanı toplamana bile yardım edecektir. | Open Subtitles | من الأرجح أنها ستساعدك على حزم حقيبتك إذا أعتقدت أن ذهابك سيبقيك قريباً من المنزل |