| Ee, Dock, temizlikte Bize yardım edecek misin? | Open Subtitles | إذن يا دوك, هل ستساعدنا في تنظيف النهر ؟ |
| Eğer aynı odada kalırlarsa Bize yardım edecek. | Open Subtitles | تقول أنها ستساعدنا بالخارج إذا امكن أن يبقوا في نفس الغرفة. لا . |
| Dediğim gibi, dağda kayıp bir arkadaşımız var. Onu bulmamıza yardım edeceksin. | Open Subtitles | كما قلت لك لدينا صديق في الجبل و ستساعدنا في العثور عليه |
| Ama bu telefonlardan bir kaç tane daha bulabilirsek bu işlem için bayağı yardımcı olur. | Open Subtitles | لكن ، في الوقت الحاضر لو حصلت على هاتفين آخرين من تلك المَرميّة... ستساعدنا على الأغلب لدعم النظرية في المعاملات |
| Biraz mal bize yardım eder. | Open Subtitles | القليل من المخدرات ستساعدنا على تحمّل المسير. |
| Birkaç yıl önce haftanın kızını kurtarmakta bize yardım edeceğini kim söyleyebilirdi. | Open Subtitles | أعني، قبل بضع سنوات، من كان ليظن أنّك ستساعدنا على إنقاذ الفتاة؟ |
| Bu cihaz seni takip etmemizi sağlayacak ve sana söz veriyorum, senin için elimden geleni yapacağım. | Open Subtitles | .هذه الالات ستساعدنا في تتبعك وأعدك أني سابذل ما في وسعي من أجلك |
| Birkaç teori üretebilirim ama cesedin kime ait olduğunu bilsek yardımı olurdu. | Open Subtitles | أنا سأرتب بعض النظريات ستساعدنا إذا عرفنا من الجسم الذى عاد إليه |
| Veyahut başka bir deyimle, teknoloji küresel işgücü krizini çözmede bize yardımcı olacak mı? | TED | أو بكلمات أخرى، هل ستساعدنا التقنية في حل هذه الأزمة العالمية بالعمالة؟ |
| Bize yardım edecek misin? | Open Subtitles | ولكنك ستساعدنا لكي نحاول استرجاعها؟ |
| Şu seçim hakkında Bize yardım edecek misin? | Open Subtitles | إذن، الانتخابات ، هل ستساعدنا ؟ |
| Ve yeni piyano yeteneklerim Bize yardım edecek. | Open Subtitles | .وهنا حيث مهاراتي بالبيانو ستساعدنا |
| Ve sanırım o sosyopat annem de Bize yardım edecek. | Open Subtitles | وأعتقد أن أمّيّ المجنونة ستساعدنا |
| Bize yardım edecek misin? | Open Subtitles | هل ستساعدنا أم ماذا؟ |
| Bize yardım edecek misin, etmeyecek misin? | Open Subtitles | هل ستساعدنا أم لا؟ |
| Bu kadar yırtamazsın, senatör. Bize yardım edeceksin. | Open Subtitles | لن تفلتَ بهذه السهولة أيّها السيناتور، ستساعدنا |
| Bu kadar yırtamazsın, senatör. Bize yardım edeceksin. | Open Subtitles | لن تفلتَ بهذه السهولة أيّها السيناتور، ستساعدنا |
| O halde bizim şu makineye binmemize yardım edeceksin, tamam mı? | Open Subtitles | أنتَ ستساعدنا على الصعود على هذه الآلة , أفهمت ؟ |
| Neler yaşadığınızı bilmek gerçekten yardımcı olur,efendim ilk ağızdan duyarsak eğer. | Open Subtitles | ستساعدنا بخبرتك لو سمعناها من البداية |
| Kayıp olanları bulup ortadan kaldırmamıza yardımcı olur. | Open Subtitles | ستساعدنا في إيجاد الأخرين والقضاء عليهم |
| Peki, yumurtaları almana yardım edersek, yabanileri yenmemize yardım eder misin? | Open Subtitles | وإذا عدنا، البيض لك هل ستساعدنا لهزيمة هؤلاء المتوحشين؟ |
| Hikayemizi dinleyince, bize yardım edeceğini söyledi. | Open Subtitles | بعد إستماع إلى قصتنا قالت بأنها ستساعدنا |
| Bak, kapının diğer tarafında kiramız için 600 Dolar kazanmamızı sağlayacak iş var. | Open Subtitles | أنظري، في الجانب الآخر من هذا الباب نقود ستساعدنا في جمع 600 دولار التي تحتاجها للإيجار. |
| Evde kalmanızın bize daha fazla yardımı olur. Çok teşekkürler. | Open Subtitles | ستساعدنا أكثر ببقائم في الداخـل شكراً جزيـلاً لكم |
| Ama kalbi nerede? Bu evin bir insan vücuduna sahip olduğunu var saymak olur. O zaman bu planlarda bize yardımcı olacak bir şeyler vardır. | Open Subtitles | فلنفترض ان لديه بنية انسان كيف ستساعدنا هذه المخططات؟ |
| Ama bu saçmalığa bağlı olduğumuzu dünyaya göstermemize yardımcı olacaksın. | Open Subtitles | لكنك ستساعدنا بإظهار إلتزامنا لهذه التفاهات |
| bize yardım edebilir. Demek polis merkezi dedikleri böyle bir yermiş. | Open Subtitles | كانت معهم في الحانة ستساعدنا لإيجاد الخنزير |