| Evet, içeri girmezsen hemen şu an kovulacaksın. | Open Subtitles | أجل.. ستطرد في هذه اللحظة إن لم تدخل |
| Herkese bu hafta kovulacağını söyledim ve kimse aramalarına geri dönmeni ummuyor. | Open Subtitles | حسناً ، قلت للجميع بأنك ستطرد هذا الأسبوع و ألا ينتظروا أي رد على مكالماتهم |
| Polislikten atılır, hapse girerdin. | Open Subtitles | ستطرد من عملك وينتهي بك الأمر في السجن |
| Liste sonundakileri kovacak mısınız yani? | Open Subtitles | هل ستطرد هذه الأسماء فى مؤخرة القائمة ؟ ؟ |
| Her şeyin sırası var. Ya şişmanı ya kötürümü kovarsın ya da üçünüzü kovarım. | Open Subtitles | لكن أولاً، ستطرد السمينة أو المُقعّد أو سأطرد ثلاتكما. |
| Burada da Lordken, kahyayı mı kovacaksın, uşağı mı? | Open Subtitles | وعندما تصبح المالك هنا، ستطرد رئيس الخدم والخادم ؟ |
| Son kez soruyorum. Gerçekten onu kovuyor musun? | Open Subtitles | اسألك لأخر مرة هل ستطرد تان حقا ؟ |
| Sonunda, o da okuldan atılacak. | Open Subtitles | هي أيضـاً في النهاية ستطرد من المدرسة |
| Otomatikman sen de kovulacaksın. Ne? | Open Subtitles | ستطرد على الفور على أي حال |
| - Muhtemelen bu yüzden kovulacaksın. | Open Subtitles | - على الأرجح كنت ستطرد |
| Ama kovulacağını herkes biliyor. | Open Subtitles | حسنا. ولكن الجميع يعرف بأنك ستطرد |
| Ricky Bobby'i yarış dışı bırakmanı, yoksa kovulacağını söyledi. | Open Subtitles | ولكنني قد سمعت من (دينت) قال أن تخرج (ريكي بوبي) خارج المضمار أو ستطرد يا صاح |
| - Ama kovulacağını herkes biliyor. - Henüz kovulmadım. | Open Subtitles | -الكل يعرف بأنك ستطرد |
| Olur da Brandon bir daha gelirse Callie atılır. | Open Subtitles | إن ذهب (براندون) إلى هناك مجددا ستطرد (كالي) |
| Ödemezse daireden atılır. | Open Subtitles | إن لم تدفع ستطرد |
| Menajerini kovacak mı diye Kate Beckinsale'i takip ettirmemi istediğinden daha mı önemli olmalı? | Open Subtitles | أكثر سرية من تعقب (كايت بكينسل) لمعرفة إذا كانت ستطرد وكيلها؟ |
| Thorne daha kaç kişiyi kovacak? | Open Subtitles | كم شخص ستطرد ثورن؟ |
| Şirketin suyunu çıkarıp tüm paramı alınca da böyle olacak. O yüzden ya şişmanı kovarsın ya da sakatı. Veya üçünüz birden gidersiniz. | Open Subtitles | لكن أولاً، ستطرد السمينة أو المُقعّد أو سأطرد ثلاتكما. |
| Ben kazanırsam, çalışanlarının yüzde 20'sini kovacaksın. | Open Subtitles | إذا فزت أنا، ستطرد 20% من الأيدي العاملة |
| Julian'ı kovuyor musun? | Open Subtitles | هل ستطرد جوليان |
| Ama Jan Di büyük bir ihtimal okuldan atılacak. | Open Subtitles | لكن جاندي... من المحتمل ستطرد.. |