| Bu el gidince, diğerini nasıl keseceksin? | Open Subtitles | عندما تقطع هذه اليد كيف ستقطع الاخرى؟ |
| Ben buradayken... sen gücü keseceksin ben buraya geçeceğim,sonra sen tekrar çalıştıracaksın. | Open Subtitles | عندماأكونهنا... ستقطع الإرسال حتى أعبر هنا ثم ستعيده |
| Devredeyken çıkartırsan, devreyi kesersin ve patlar. | Open Subtitles | إذا تزيله بينما هو مسلّح، أنت ستقطع الدائرة وهو سيفجّر. |
| Başparmağını anında koparır. | Open Subtitles | إنها حادة كالشفرات ستقطع إبهامكِ بلمح البصر |
| Berbat bir iş. Biz panellere ulaşmadan, bizi boydan boya kesecek. | Open Subtitles | انها فتاة سيئه ستقطع الطريق علينا قبل أن نصل لألواح التحكم |
| Her Yunan tarihçinin, ve her yazıcının gözleri çıkartılıp, dilleri ağızlarından kesilecek. | Open Subtitles | كل مؤرخ يوناني وكل كاتب عيونهم ستفقئ وألسنتهم ستقطع مِن أفواهِهم |
| Bunu yapacağımdan tam emin değilim. Beynimim neresinden keseceksiniz doktor? | Open Subtitles | إننى لست متأكداً أننى سأجريها - من أين ستقطع مخى يا دكتور ؟ |
| Kızıl Çin'i tanıdıkları anda Japonya Tayvan'la diplomatik ilişkilerini koparacak. | Open Subtitles | اليابان ستقطع العلاقات الدبلوماسية مع تايوان إذا إعترفت بالصين الشيوعية |
| -Şimdi diğer kolumu mu keseceksin? | Open Subtitles | ستقطع ذراعي الآخر ؟ . لا ، سأقتلك |
| Sonra boğazımı falan keseceksin. | Open Subtitles | وبعد ذلك ستقطع حنجرتي أعرف، أعرف. |
| Çocuğa kimseyi öldürmeyeceğimi söyledim. İşaretimle birlikte, binaya olan tüm elektriği keseceksin. | Open Subtitles | عند اشارتي، ستقطع الكهرباء عن المبنى |
| Diyelim ki haklısın. Metali nasıl keseceksin? | Open Subtitles | لنقل أنك محق، كيف ستقطع المعدن ؟ |
| keseceksin! | Open Subtitles | أريدك ان تقطع السلك ستقطع السلك |
| Bay Bond'un sağ elinin küçük parmağını keseceksin. | Open Subtitles | ستقطع خنصر يد السيد الأيمن |
| Testereyle masayı ortadan kesersin. | Open Subtitles | ستقطع الطاولة بـ"منشار السلسلة" ، إلى نصفين. |
| Vermezsem ne olur? Kit'e yaptığın gibi benim de mi boğazı mı kesersin? | Open Subtitles | وإلا ماذا ستقطع عنقي كما فعلت بكت |
| Hayır, Bill, eğer beni başından atarsan gerçeklikle olan tüm bağlantını da kesersin. | Open Subtitles | لا، حقا يا (بيل) اذا تخلصت مني ستقطع علاقاتك مع الواقع |
| Julie, edecek olursam annen kafamı koparır. | Open Subtitles | جولي) إذا قمت بمساعدتك, والدتكِ ستقطع رأسي) |
| Geciktim, kitapevindekiler kafamı koparır. | Open Subtitles | لقد تأخرت المكتبة ستقطع رقبتي |
| Eğer bitirip, dünyanın öngörülebilir gelecekte güvende olacağı ortaya çıkarsa hükümetler fonları kesecek. | Open Subtitles | إذا إنتهوا و تبين أن العالم بأمان خلال المستقبل القريب الحكومة ستقطع التمويل |
| Ağacı kesecek misin? | Open Subtitles | .أنـتَ ستقطع الشجرة؟ |
| Orada asılacak, hala hayattayken gövdeniz yarılacak, cinsel organınız kesilecek, bağırsaklarınız vücudunuzdan çıkarılacak ve gözünüzün önünde yakılacak. | Open Subtitles | وهناك, سينفذ فيك حكم الاعدام ستقطع وانت لا تزال على قيد الحياة حيث ستخصى أجزائك الحميمة وتخرج أحشائك |
| Bunların hepsi payınızdan kesilecek masraflar sonuçta. | Open Subtitles | كل هذه هي المصاريف التي ستقطع من المرابح |
| - Aman, keseceksiniz. - Kilikyalılar niçin kaçtı? | Open Subtitles | ستقطع الجلد لماذا هرب الصقليين؟ |
| Nereden keseceksiniz doktor? | Open Subtitles | أين ستقطع الجراحة يا دكتور ؟ |
| Taşaklarından birini veya her ikisini de koparacak. | Open Subtitles | -وهي ستقطع واحدةً أو كِلا خصيتاك . |