| Ve ölümün kendisini çağırdığını hissettiğinde bunu öğrenecek ilk kişi sen olacaksın. | Open Subtitles | واذا أحس ذلك الميت بالرغبة في الكلام ستكون أول من يعرف |
| Haklı. Bu kapıdan girerlerse öldüreceğimiz ilk kişi sen olacaksın. | Open Subtitles | إنّه محق، إن أتوا وكسروا ذلك الباب، ستكون أول من سنمري به |
| Onu bulduğumuzda arayacağım ilk kişi sen olacaksın. | Open Subtitles | ستكون أول من أتصل به عندما نجدها. |
| Eğer eroin vermemiz gerekirse, ilk seni çağıracağım. | Open Subtitles | إن أردنا أن نحقنه بالهيروين، ستكون أول من أستدعيك |
| Zamanı geldiğinde bunu öğrenecek ilk kişi siz olacaksınız. | Open Subtitles | ستكون أول من يعرف عندما يقرر أن هناك اتفاق |
| Öğrendiğim zaman söyleyeceğim ilk kişi sen olacaksın | Open Subtitles | ستكون أول من يعلم عندما أعرف ذلك |
| Arayacağım ilk kişi sen olacaksın. | Open Subtitles | ثق بي ستكون أول من ألجأ إليه |
| Eğer ihtiyacımız olursa, arayacağım ilk kişi sen olacaksın. | Open Subtitles | إذا إحتجت، ستكون أول من أتصل به (شكرا، عميل (بوث |
| Öğrenen ilk kişi sen olacaksın. | Open Subtitles | ستكون أول من يعرف. |
| Haftada altı gün. Ama, ilk seni bindireceğim. | Open Subtitles | ست أيام بالأسبوع ستكون أول من يذهب |
| Ama, ilk seni bindireceğim. | Open Subtitles | ست أيام بالأسبوع ستكون أول من يذهب |
| Eğer onu öldürürlerse, bundan azap duyan ilk kişi siz olacaksınız. | Open Subtitles | ستكون أول من يشعر بالسوء إذا أُعدم |