"ستندمين على" - Translation from Arabic to Turkish

• pişman olacaksın
• pişman olursun
• pişman olacağını
• pişman olacaksınız

Üzgünüm, belki iyi bir anne baba olamadık sana ama baban bunu kanıtladığında pişman olacaksın.
أعذركِ لعلنا لم نكن أهلاً صالحين، لكن ستندمين على ما قلتِ حين يثبت أباكِ بأنه على حق

"Gün gelecek bu yaptığına pişman olacaksın." dediğimi hatırladın mı?
أتذكرين عنما قلت لم أنك ستندمين على هذا يوما؟

Onları hemen arkanda bırakmaz ve kendi hayatına devam etmezsen hayatın boyunca pişman olacaksın.
وإن لم تتركيهم حالا وتهتمين لحياتك ستندمين على ذلك بقية حياتك أعلم ذلك..

O uçak sensiz kalkarsa buna pişman olursun.
اذا اقلعت تلك الطائرة و انتى لستى بها ستندمين على ذلك

Kim olduğunu ya da ne yapmayı düşündüğünü bilmiyorum ama buna pişman olacağını garanti ederim.
لا أعلم من تكونين أو ما تفكرين القيام به لكن اضمن لكِ أنكِ ستندمين على هذا

Böyle bir ilişkiyi sona erdirip ziyan ettiğiniz için çok pişman olacaksınız.
أن تضعي نهاية لهذه العلاقة. ستندمين على تفريطك مستقبلًا.

İçeceksin, sarhoş olacaksın ve tüm bu, olanlardan pişman olacaksın.
سوف تشربين و تسكرين و ستندمين على الأمر بأكمله

Buna pişman olacaksın. Seksi şey, bir postaya daha var mısın? - Hani acıtmıyordu bunlar be?
تعلمين , أنكِ ستندمين على هذا ظننتك قلت أن هذه الأشياء لا تؤلم

Hayatının sonuna kadar bundan çok pişman olacaksın.
،إنكِ ستندمين على ذلك , إنكِ ستندمين على ذلك أشد الندم قريباً

Buna pişman olacaksın.
أنت تعلمين أنكِ ستندمين على هذا

Yemin ederim, buna pişman olacaksın.
أقسم بالله أنك ستندمين على هذا.

İnan bana, pişman olacaksın.
صدقيني ، ستندمين على ذلك قريبًا

Bir gün pişman olacaksın.
أنتِ ستندمين على هذا يوماً ما.

Bir gün benim yerime onu seçtiğin için pişman olacaksın.
يومًا ما ستندمين على تفضليه عليّ

Her ne kadar öz kızımın özel hayatına karışıyor da olsam Major'la olan nişanını bozduğun için hayatının sonuna dek pişman olacaksın.
وبالرغم من أن تقييمي لحياة ابنتي ...الشخصية يثقل قلبي ولكنكِ ستندمين على فسخ خطوبتكِ من الآن وحتى نهاية حياتكِ

Buna pişman olacaksın küçük hanım.
ستندمين على ذلك

Bunun için pişman olacaksın. Yemin ederim olacaksın.
ستندمين على هذا، أعدكِ

O uçak sensiz kalkarsa bundan pişman olursun.
اذا غادرت تلك الطائرة و انتى لستى على متنها ستندمين على ذلك

Bazen kontrolü bırakmalısın, yoksa pişman olursun.
يجب أن تتخلي عن بعض السيطرة وإلا ستندمين على ذلك

Sana pişman olacağını söylemiştim.
أخبرتك أنّك ستندمين على ذلك

Buna bir son vermenizi isterim yoksa pişman olacaksınız...
أنصحك أن تتوقفى عن هذا . و إلا ستندمين على هذا