| Devlet patentimi çaldı ben de Millî Gelirler İdaresi'nden bir milyon dolar çaldım. | Open Subtitles | حسناً، الحكومة قد سرقت براءة إختراعي، لذا سرقتُ مليون دولار من مصلحة الضرائب، |
| Ben biraz para çaldım ve onlar da benden çaldı. | Open Subtitles | أنا سرقتُ بعض المال وهم سرقوه مني؟ حينها سيذهب للحبس |
| Üzerinde çalıştığım metalden. Ayrılmadan önce bir parça çaldım. | Open Subtitles | السبيكة المعدنيّة التي كنتُ أعمل عليها، سرقتُ قطعة قبل أن أغادر |
| Bunları çaldığımı kabul ederim. Ama bundan sonrasını ben çalmadım. | Open Subtitles | سأعترف بأني سرقتُ هذه ولكن من هنا لم أسرقه |
| 18 yaşındayken, bir araba çaldım ve yakalandım. | Open Subtitles | حين كنتُ بالثامنة عشر , سرقتُ سيارة و تمّ إلقاء القبض عليّ |
| Hastalardan birisi odasının temiz olmadığından şikayet etmişti, ben de tekerlekli sandalyesinin motorunu çaldım. | Open Subtitles | اشتكى مريضٌ ذات مرّة أن غرفته ليست نظيفة لذا سرقتُ المُحرّك من كرسيه المدولب |
| Bir sürü kirli iş yaptım. çaldım, öldürdüm ama benim de prensiplerim var. | Open Subtitles | فعلتُ كل الأشياء السيئة سرقتُ, ولكن لديّ مبادئ. |
| Geçen sene, sadece yapabileceğim için en iyi arkadaşımın kız arkadaşını çaldım. | Open Subtitles | العام المنصرم, سرقتُ خليلة صديقي المقرّب... فقط لأنني كنتُ قادرًا على ذلك. |
| Onu çaldım. Resmen ablamın yüzüğünü çaldım! | Open Subtitles | أنا سرقتها,أنا فعلا سرقتُ خاتم زفاف أختي |
| Cumhuriyet'in gizli savaş planlarını çaldım, ve bomba da yerine konmak üzere. | Open Subtitles | لقد سرقتُ خطط الجمهورية الحربية السرية، وأكاد أضع القنبلة في مكانها. |
| Hepiniz 50 dolarlık ıvır zıvır çaldınız ben de 264 dolar nakit çaldım. | Open Subtitles | -كل منكم سرق بما يعادل 50 دولار هراءً أنا سرقتُ 264 دولار نقداً |
| Olay mahallinden bir kanıtı çaldım mı diye mi soruyorsun? | Open Subtitles | أوَتعني: هل سرقتُ الدليل من مسرح الجريمة؟ |
| Bende seni aradım ve babamın yatak odasından büyükannemin yüzüğünü çaldım. | Open Subtitles | وبعد ذلك سرقتُ خاتم جدتي من غرفة نوم أبّي |
| Çalıştığım cenaze işlerinden bir tanesini çaldım. | Open Subtitles | أنا سرقتُ جثّة لمْ يُطالب بها أحد من المقبرة التي أعمل فيها. |
| - Az önce arabanı çaldım, hayatın tehlikede olabilir. | Open Subtitles | سرقتُ سيّارتكَ و قد تكون حياتك عرضةً للخطر |
| Ben inanabiliyorum. 3 milyon dolar çaldım. | Open Subtitles | أنـــا أستطيـــع ، لقـــد سرقتُ 3 ملاييـن دولار |
| Gençken araba çaldığımı biliyorsun. | Open Subtitles | أنتَ تعلم أنّني سرقتُ سيّارةً في أيّامِ مراهقتي |
| Peki, benim haddi hesabı olmayan bir miktarda servet çaldığımı varsayalım. Ve onu gizlediğimi. | Open Subtitles | حسناً، لنقل أنّي سرقتُ ثروة لا تحصَ وخبّأتها |
| Yeni bisikleti çaldığım yere geri bırakırsam hem o çocuk bisikletine kavuşur hem ben bisikletten kurtulurum. | Open Subtitles | لذا، إعتقدت بأني سأترك الدراجة الجديدة حيث سرقتُ الدراجة الأولى بهذه الطريقة الطفل سيستردُ درّاجته، |
| Oysa sadece iki sandviç ve bir paket Doritos çalmıştım! | Open Subtitles | لقد سرقتُ شطيرتين و"شيبس دوريتوس" فحسب |
| Biliyorsun, geçmişe baktığımda bir parçam diyor ki... o marketi soydum -şimdiye kadar yaptığım en aptalca şeydi- | Open Subtitles | تعلَم، جزءٌ مني يظُن، بأثرٍ رجعي أني سرقتُ ذلكَ المحَل، و هوَ أغبى شيء فعَلتُه |
| Tek yaptığım kamyonet çalıp intihara kalkışmaktı. | Open Subtitles | كل ما فعلتهُ سرقتُ شاحنة وأحاول الإنتحار. |