| Asla kasıtlı olarak Gizli askeri bir plan hakkında bilgi göndermedim. | Open Subtitles | لم أسرّب أيّ معلومات أبدًا عن علمٍ بأنها مشروع عسكري سرّي |
| Gizli ateşli kızlar kulübü yok, inanın bana olsa bilirdim. | Open Subtitles | لا يوجـد نـادي فتيـات جميلات سرّي صدقنـي كنت سأعرف ذلك |
| Bu tarafta Gizli bir geçiş var. Başka direnişle karşılaşmayız. | Open Subtitles | يوجد ممرّ سرّي في هذا الاتجاه لن نواجه أيّ مقاومة |
| Medyum olduğumu düşünen bir dedektifle ve sırrımı bilen tek kişi olan adli tabip olan patronumla beraber çalışıyorum. | Open Subtitles | و أعمل مع محقق ، يعتقد أنّي وسيطة روحية و رئيسي ، الطّبيب الفاحص الشخص الوحيد الذي يعلم سرّي |
| Baskı yaptınız ve baskı yaptınız ve şimdi korkunç sırrımı biliyorsunuz işte. | Open Subtitles | ضغطتم عليّ باستمرار والآن أصبحتم جميعاً تعرفون سرّي الفضيع |
| Çünkü sırrım kaybettiğin oğlunla yeniden bir araya gelmenizi sağlayacak. | Open Subtitles | لأنّ سرّي سيلمّ شملك مع ابنك المفقود منذ زمن |
| Babam evde hiç küfür etmezdi yani onu böyle küfür ederken görmek kendimi özel bir kulüpte gibi hissettirdi. | Open Subtitles | لم بكن أبي يتقول كلاماً سيئاً في المنزل لذا عندما سمعته شعرت كأنني في نادٍ سرّي |
| görmek için Gizli bir tünele girdik, kapı aniden kapandı ve hayatımı kurtardı. | Open Subtitles | على ما أتذكر كنّا نستكشف ممر سرّي وباب مغلق وهذا الرجل أنقذ حياتي |
| Çok Gizli diye işaretlemişsin böylece bunun çok hızlı bir şekilde yayılacağını garantilemişsin. | Open Subtitles | انظر وضعت ملاحظة بأنه سرّي جداً، أضمن لك ان ذلك الشيء سيصبح فايروس. |
| Yani bana söylediğin herşey Gizli kalacak ve bu odadan asla çıkmayacak. | Open Subtitles | لذا، أي شيء تخبرني به سيكون سرّي ولن يخرج من هذه .الغرفة |
| Çok Gizli ve personel subayından başka kimse bilmemeli.. | Open Subtitles | هو سرّي للغايةُ. لا ينبغي ان يصل حتى إلى رئيس أركانك |
| Belçikalı veya Danimarkalı bir Gizli ajana benziyor. | Open Subtitles | أرى أنّه عميل سرّي, ربّما بلجيكي أو هولندي. |
| Gizli bir laboratuarda bilinçaltını değiştiren uyuşturucu üretiyordum. | Open Subtitles | أعمل في مختبر سرّي للغاية توليف العقاقير المسببة للهلوسة |
| Telefonu, kredi kartı, banka hesabı, hepsi Gizli artık. | Open Subtitles | تسجيلات الهاتف، بطاقة إئتمان، مصرف الحساب، كُلّ شئ محجوز، و سرّي الآن |
| Evet, bana sırrımı bilen biri daha olduğunu söyledi... | Open Subtitles | نعم، أخبرني بأنّ هناك شخصا آخر يعرف سرّي |
| sırrımı açıklamadan önce onu buradan çıkarmalıyız. | Open Subtitles | يارفاق , يجب ان نخرجها من هنا قبل أن تفضح سرّي |
| Desteğine karşılık sırrımı seninle paylaşmaya ikna olabilirim. | Open Subtitles | على أية حال، قد أقتنع بمشاركتك سرّي مقابل تأييدك |
| Benim sırrımı sakladığın için sana ne kadar minnettarım bilemezsin ve son günlerimi seninle ve çocuklarımla geçirmeme izin verdiğin için. | Open Subtitles | أنت لن تعرفي كم ممتن لك بأنك أبقيتي سرّي وسمحتي لي بقضاء آخر أيامي معك والأطفال |
| Çünkü sırrım kaybettiğin oğlunla yeniden bir araya gelmenizi sağlayacak. | Open Subtitles | لأنّ سرّي سيلمّ شملك مع ابنك المفقود منذ زمن |
| Ama ben de yeterince uzun zamandır bu yalanın bir parçasıyım ve artık bunun benim de sırrım olduğunu kabul etmemin zamanı geldi. | Open Subtitles | ولكنّي كنت موافقة على ذلك لفترة طويلة .. وقد حان الوقت لتقبّل الحقيقة المرّة وهي أنّه قد أصبح سرّي أيضاً |
| özel harekatçıların uluslararası gizemli adam hikayelerini duysanız şaşırırsınız. | Open Subtitles | ستتفاجئ كم جاسوس سرّي تظاهر بصفة رجالَ دوليينَ في الخفاء. |
| Grup terapileri gizlidir. | Open Subtitles | جماعة العلاج النفسي ، أمرهم سرّي. |
| Amerikan halkı devletin kendi vatandaşını gizlice izlediğini öğrendiğinde... | Open Subtitles | عندما يكتشف الشعب الأمريكي مدى أنّ هذه، الحكومة التّي بشكلٍ سرّي تتجسّس على مواطنيها. |
| Burada sır tutulmuyor galiba. - Gidiyorum. | Open Subtitles | رائع , حاول الحفاظ على سرّي بلاك روكي , يجب أن أذهب |
| Yani bu, gizliden gizliye Bakıcı olmak istemediğime kızmadığını söyleme şeklin mi? | Open Subtitles | إذاً هذه طريقتك في قول أنّك لست مستاءاً أننّي لم أرد بشكل سرّي أن أكون وصيّة. |