| Boş tehditler savurduğun sırada zincirim her yanına çoktan dolanmıştı. | Open Subtitles | بينما كنتَ توجّه إليّ تهديدات فارغة، كانت سلسلتي أحاطت بجسدكَ بالفعل. |
| Kendi restoran zincirim. | Open Subtitles | سلسلتي للمطاعم الخمس نجوم |
| Keşke yanımda paslı zincirim olsaydı be gülüm. | Open Subtitles | أتمنى لو معي سلسلتي الصدأة |
| İtirazın yoksa Zincirimi kullanacağım. | Open Subtitles | إن لم يكُن لديكِ اعتراض، فسأستخدم عليكِ سلسلتي. |
| Zincirimi çıkarmalıyım. | Open Subtitles | سأخلع سلسلتي حتي لا يخضر لونها |
| Zincirimi çıkarmalıyım. Böylece yeşillenmez. | Open Subtitles | سأخلع سلسلتي حتي لا يخضر لونها |
| Bu benim besin zincirim. | Open Subtitles | سلسلتي الغذائية |
| zincirim attı. | Open Subtitles | سلسلتي تعطّلت |