| Bir merdiven olmaması Çok kötü değilmi? | Open Subtitles | أقصد، أسوأ سيناريو أن يرسلوا سلّماً أو ما شابه، صحيح؟ |
| Yakın birini kaybettiğinde rutin hayat insanı normal hayatına döndürecek bir merdiven olabilir. | Open Subtitles | عندما يخسر المرء حبيباً، قد تكون الرتابة سلّماً يساعده على العودة إلى مستوى طبيعية ما |
| Dümdüz ileriden sağa dönüp çıkmaz yol ve kenarda da bir merdiven var. | Open Subtitles | إن إنعطفنا يميناً، سنقابل طريقاً مسدوداً من هُناك، سنجد سلّماً. يقودنا إلى مخرج البناية. |
| Sorun değil. Kaydırağı mı tercih edersin yoksa döner merdiveni mi? | Open Subtitles | ليست مشكلة، أتفضّل منزلقاً أمْ سلّماً حلزونيّاً؟ |
| Sorun değil. Kaydırağı mı tercih edersin yoksa döner merdiveni mi? | Open Subtitles | ليست مشكلة، أتفضّل منزلقاً أمْ سلّماً حلزونيّاً؟ |
| Sana bir tabure getireyim mi? Böylece beni tehdit ederken gözlerimin içine bakabilirsin. | Open Subtitles | أأحضر لكَ سلّماً لتتمكّن مِن النظر في عينَيّ عندما تهدّدني؟ |
| Yıldızlara merdiven kurabilirsin her birine çıkabilirsin her dem genç kalabilirsin. | Open Subtitles | هلا بنيت سلّماً إلى النجوم.. يصعده الجميع.. هلا بقيت.. |
| En üst raf da olamaz. Napolyonvari patron çalışanların önünde merdiven kullanmaz. | Open Subtitles | لذا لن يكون الرف العلوي، ورئيس كهذا لن يستخدم أبداً سلّماً أمام موظفيه.. |
| - Göz alıcı bir merdiven. | Open Subtitles | -بل سلّماً للعرض |
| Lucas, baksana. Bir merdiven bul. merdiven bul. | Open Subtitles | يا (لوكاس)، أجلب سلّماً. |
| Öylece bir merdiven değil. | Open Subtitles | ليس سلّماً... |
| Sana bir tabure getireyim mi? Böylece beni tehdit ederken gözlerimin içine bakabilirsin. | Open Subtitles | أأحضر لكَ سلّماً لتتمكّن مِن النظر في عينَيّ عندما تهدّدني؟ |