| - En yüksek seviyedeki melekler. Altı kanatlı kutsal varlıklar. | Open Subtitles | أعلى رتبة في الجند السماوي كائنات سماوية تملك 6 أجنحة |
| Onları öldürdün. kutsal bir ışıkla onları yere serdin sekiz, dokuz, on ve knock out! | Open Subtitles | لقد قتلتهم, عزيزي اطحت بهم مسطحين مع صاعقة سماوية |
| Cadıların büyülerini etkin kılmak için Gök olaylarını kullandığını biliyor muydun? | Open Subtitles | أكنتَ تعلم أنّ بمقدور الساحرات استخدام طقوس سماوية. لسحب الطاقة إلى سحرهن ؟ |
| "fakat sonra gördüğü şey onu ilahi bir yumruk gibi çarpmış." | Open Subtitles | لكن ما رأته بعد ذلك كان ضربة قوية الى امعائها كانها تلقت قبضة سماوية |
| Babamızın sesi semavi bir seda gibi selamet yolunda bana öncülük ediyor, don lastiği. - Babam benimdir! | Open Subtitles | وأنا أسمع صوت والدي كأغنية سماوية تقودني إلى الخلاص أيها الغبي |
| Hiç bir insan ya da k öpeğin görmediği göksel olaylara tanık oluyoruz. | Open Subtitles | نحن نشهد أحداث سماوية لا شخص، أو كلب، رأها من قبل |
| Dünyadan bu kadar uzakta, gökyüzü morumsu bir siyah renge sahip ancak yine de burası, inanılmaz derecede güzel. | Open Subtitles | السماء من هذا العلو الشــاهق، تبدو الأرض أرجوانية سوداء، وهناك عجائب سماوية كثيرة. |
| İsminizin anılması bile kutsal bir ilahiyi dinlemeye benziyor. | Open Subtitles | عندما أنطق باسمك فكأني أسمع موسيقى سماوية |
| Ne zaman birlikte olsak kutsal bio elektriği üreteceğiz. | Open Subtitles | متى كنا معاً, سنكون كهرباء حيوية سماوية. |
| Senin dünyan disko topları ve kutsal fıskiyelerden ibaret olabilir ama benim yaşadığım yer öyle değil. | Open Subtitles | عالمك قد يكون كله كرات ديسكو ونوافير سماوية لكن ذلك ليس حيث أعيش |
| Bizim dünyamızla başka bir dünya arasında yaşayan kutsal varlıklar olduğuna inanıyorlar. | Open Subtitles | يعتقدون بوجود كائنات سماوية بين عالمنا والعالم الآخر. |
| Duvar'in diger tarafina isedim bir Gök hücresinde kaldim tepe kabileleriyle savastim bir sürü macera yasadim. | Open Subtitles | قد تبولت من على حافة "الحائط"، ونمت في زنزانة سماوية.. وقاتلت مع قبائل التل.. العديد من المغامرات |
| Sur'un kenarına işedim. Bir Gök hücresinde uyudum. | Open Subtitles | قد تبولت من على حافة "الحائط"، ونمت في زنزانة سماوية.. |
| Gök fıskiyesi. | Open Subtitles | إنها نافورة سماوية |
| "fakat sonra gördüğü şey onu ilahi bir yumruk gibi çarpmış." | Open Subtitles | لكن ما رأته بعد ذلك كان ضربة قوية الى امعائها كانها تلقت قبضة سماوية |
| İlahi yanıklar. Ruh bedenden ayrılınca çıkar. | Open Subtitles | علامات حرق سماوية تتركها الروح عندما تغادر الجسد |
| İlahi sen de. Ne sevimli bir kocan var. | Open Subtitles | . يالها من هبة سماوية أن يكون لكِ زوجًا محبًا |
| Belli ki kadim kitapları veya semavi kanunları açıp bir kez okumamışsın. | Open Subtitles | من الواضح أنك لم تدرس الكتب القديمة أو أية قوانين سماوية |
| - semavi düşmanlar partisi mi var? | Open Subtitles | ما هذا ؟ ليلة سهر بين كائنات سماوية أعداء ؟ |
| - S02E11 semavi Yaratıklar | Open Subtitles | - الحلقة الحادية عشر: "مخلوقات سماوية |
| Birbirleri etrafında dönüyorlar ve göksel bir savaş pozisyonunda kilitlenmişler. | Open Subtitles | يدورون حول بعضهم متشابكين في مواجهة سماوية |
| Dragon Yıldız'ına, Kış Kraliçesi'nin göksel Kuşağı'na. | Open Subtitles | لنجم التنين و سماوية الحزام لملكـــــــــــة الشتاء |
| Bir gemi. Bir çeşit gökyüzü gemisi. | Open Subtitles | سفينة، سفينة سماوية |
| Bir gemi. Bir çeşit gökyüzü gemisi. | Open Subtitles | سفينة، سفينة سماوية |