| Quizblorg, Quizblorg hakkında iyi şeyler duydum. | Open Subtitles | لقد سمعت أشياء جيدة عن كويز بلورج أنا أكره الترجمات |
| O zevk bana ait, parmaklarınla ilgili iyi şeyler duydum. | Open Subtitles | السرور كلّه لي. الحقيقه، سمعت أشياء جيدة حول أصابعك |
| O zevk bana ait, parmaklarınla ilgili iyi şeyler duydum. | Open Subtitles | السرور كلّه لي. الحقيقه، سمعت أشياء جيدة حول أصابعك |
| Sizinle ilgili çok şey duydum Dedektif. | Open Subtitles | لقد سمعت أشياء عنك ايها المفتش اي اشياء؟ |
| Albuquerque'de bu hikayeyi nasıl idare ettiğinle ilgili birkaç şey duydum. | Open Subtitles | سمعت أشياء أخرى قليلة في (البوكيرك) وكيف ستتعامل مع هذه القصة |
| Hakkınızda iyi şeyler duydum. Profesyonel olduğunuz zamanları özlemiyor musunuz? | Open Subtitles | سمعت أشياء جيدة جداً ألم تشتاق للعب المحترفين؟ |
| Ya da çukuru birlikte keşfetmeye gidebiliriz , ki orası hakkında harika şeyler duydum. | Open Subtitles | أو نذهب لنرى الخندق سمعت أشياء كثيرة عن ذلك المكان. |
| Yani, Paris'in gece hayatıyla ilgili inanılmaz şeyler duydum. | Open Subtitles | لقد سمعت أشياء مذهلة عن الحياة الليلية في باريس.. |
| Ajan hikayeleri sever misin? Alan Furst hakkında iyi şeyler duydum. | Open Subtitles | هل تحب قصص الجواسيس , لقد سمعت أشياء جيدةعنذلكالرجل"آلن فورست " |
| Hakkında güzel şeyler duydum ama hiç gitmemiştim. | Open Subtitles | لقد سمعت أشياء جيدة عنه، لكني لم أجربه من قبل. |
| O söylemedi. Yıllar içinde bazı şeyler duydum. | Open Subtitles | لم يفعل,على مر السنين سمعت أشياء |
| - Hakkınızda iyi şeyler duydum. | Open Subtitles | سمعت أشياء عظيمة عنك، سّيد كفندش. |
| Hakkınızda bazı şeyler duydum müfettiş. | Open Subtitles | لقد سمعت أشياء عنك أيها المفتش |
| Hakkınızda güzel şeyler duydum, böyle devam edin. | Open Subtitles | سمعت أشياء جيدة عمّا تفعله ، واصل |
| Hepimiz tanıyoruz ve kusursuz ama güven bana, bir şeyler duydum. | Open Subtitles | هي تظهر أنها مع الجميع لكن ثق بي , أنا سمعت أشياء , بريك . |
| Hatırlıyor musun? Bazı şeyler duydum. Polisi arayan bendim. | Open Subtitles | لقد سمعت أشياء , أنا من أتصل بالشرطة |
| Vex hakkında çoğu şok edici, birçok şey duydum. | Open Subtitles | سمعت أشياء غريبة عمّا حدث لفيكس |
| C ';' Seninle ve benimle Mia arasındaki, senden şey duydum. | Open Subtitles | هذا بيني وبين ليلا سمعت أشياء عنك |
| Annemden ve büyükanne Toph'tan hakkında bir çok güzel şey duydum. | Open Subtitles | أنا سمعت أشياء عظيمة كثيرة جدا عنك من أمي وجدتي ـ(توف)ـ. |
| Jack'ten hakkınızda çok şey duydum. | Open Subtitles | لقد سمعت أشياء عظيمة من جاك بخصوصكم |
| Bir ölüm timi hakkında konuşulanlar vardı. | Open Subtitles | لقد سمعت أشياء عن فرقة موت |
| Eğer izin verirsen, kendi pizza restoranını yapmakla ilgili güzel şeyler duymuştum. | Open Subtitles | اعذريني , لقد سمعت أشياء جيدة عن مايقدمه البار من خدمة , أعد البيتزا الخاصة بك بنفسك |