| Haberleri duydun sanırım. | Open Subtitles | أفترض أنّك سمعت الخبر |
| Haberleri duydun sanırım. | Open Subtitles | اعتقد انك سمعت الخبر. |
| Evet. Duyar duymaz helikoptere atladım. | Open Subtitles | هذا صحيح ، قفزت على هيليكوبتر بمجرد أن سمعت الخبر |
| Duyar duymaz geldim. | Open Subtitles | لقد اتيت أول ما سمعت الخبر |
| Haberi alır almaz onu görmeye gittim. Ona tamamen yanıldığını söyledim. | Open Subtitles | ما أن سمعت الخبر هممت بالذهاب إليه وأخبرته أنه أساء فهم الأمور. |
| Sadece muhteşem Haberi duyup duymadığından emin olmak istedim. | Open Subtitles | ليس كثيرا. أردت فقط التأكد من أنك سمعت الخبر الرائع. |
| Duyar duymaz geldim. | Open Subtitles | جئت حالما سمعت الخبر |
| - Haberi alır almaz geldim. - Evet. Çok naziksiniz. | Open Subtitles | لقد جئت عندما سمعت حالما سمعت الخبر - اجل و انه لمن اللطف منك - |
| En favori lezbiyen bloğum Rizzoli Isles'da İma Edilenler'e yorum yazığımda Haberi aldım. | Open Subtitles | لقد تركت للتو تعليقاً في موقعي المفضل لمسلسل Rizzoli Isles لرسائل المثليات الجنسيات عندما سمعت الخبر. |